Ormanın Dehlizleri
Geceleri örter gözlerin,
Ben karanlığında yol alırım duraksız. Bir köşe başı gibi kirpiğinde soluklanır Gelmişim – geçmişim. Kendini bağlayan sokaklara tutsaklığım, Bir yerinden çeksem ipe gelir mi yalnızlığım Sapalara çıkmayan labirent düşlerimde... Yokuşun başındaki açıklıktır Yaylarının üzerinde duraksadığım, Çisilimsi gündüzler prangasından Kaçıştır umudum, Duraksadığım yerden bir orman dehlizinde kayboluş. Yalındır sevdanın gecelerinde Boza satan, şıracı arkadaşlıklar! Kendince hesaplarda sevda dişleri Gıcırdarcasına. Ben soğuk ter içerim, Teninden beslenirim, Ay ışında dansa kalkarım Ormanımsı dehlizlerin içinde. Çıplaktır gece, Karanlık bir kefene sarılıştır, Güne kızıllığında darılıştır, Ölümlerde buz, ölümlerde Kara giyimler! Gece gibi mahzun çocuk ağlamalarında Entarisi yırtılmış bakiredir Soyunan oyuncaklar. Her biri sessizdir, Her biri görmezdir, Ayın kendi ışığını görmediği gibi, Ormanımsı dehlizdir bakışlar... Ne varsa at üzerinden karların, Soğuklarını titret ellerindeki sıcakta, Demirlere şekil versin Her vurduğun ah! Her dövdüğün giz! Ormanların dehlizindeki karanlık Aydınlanır kim bilir! Karanlığın da kendi gözleri var... Aydınlık kendine göre karanlık mıdır acaba Karanlıktan bakınca... Dilek Kadıoğlu |
Kutlarım şaire...
Bir kez daha okursam
Bir daha aşık olurum/ Oysa yeminim var!
EZBER BOZDURAN ŞİİR BU !