KANARKEN BELLİ BELİRSİZ...
Düşüşler yüklüyorum,
Kurmalı aklımın kepenklerini Kapatmak maharetmişçesine. Sarmalında esrik düşlerin, Boğazlıyorum aklı evvel imleri; Tevekkülüne abandığım mahremiyetimin Kancalarına takıyorum çocuk gülüşlerimi. Kısık ve boş boğaz bir günce, Solup giden bir ömre hitap edilesi Bir beyanatla saf tutan Hangi sürtük imgeyse, Sırtımı dayıyorum gök kubbenin girizgâhında, Geçit vermez bir boğaza yüklediğim Tüm dertlerimi yolarken avuç avuç, Tanrı’nın görmezden geldiği sefil bir yordamla Bekliyorum kemale ereceğim günü. Belliyorum aşkı ve devingen ruhun Rehavet yüklü bir buhrana denk düşen Güncesinden çıkıp da yola, Yoldan çıkardığım duygularıma kılıf geçiriyorum Yazdığım her cümlede. Olmazın oluru bir istihbarata denk düşüp, Sorgulanıyorum biteviye, İndinde bir gölgenin Hele ki o rahvan kuytunun Dibine çöreklenip esef yüklediğim benliğime Attığı son çalımı kaderin; Yine de peşrevi şu bilinmezliğin Ta ki peyda olana kadar kara melek, Taarruzunda tümden gelen onca pervasızlığa Verdiğim selamla tamamlıyorum Gönülsüz bir yorgunluğu. Hele ki es geçtiğim devrik bir tümcenin maharet bildiği Kırık bir niyazda kanarken belli belirsiz, Görünmez yetilerimden arda kalan En büyük kifayetsizlik benimki: Olmazın oluru belki de rüştünü ispatlamış Bir acıdan medet uman eloğlundan mı gelecek Son darbe, Müfreze düşlerin izdüşümünde? |
En büyük kifayetsizlik benimki:
Olmazın oluru belki de rüştünü ispatlamış
Bir acıdan medet uman eloğlundan mı gelecek
Son darbe,
Müfreze düşlerin izdüşümünde?
Yine emek verilerek yazılmış bir eser okuduk.
Kutlarız hocam.