Düşümdeki çocukluğum...Uğruna büyüdüğüm mecburiyetlerim Kabına sığmayan ertelenen düşlerim var Gazel kokan toprak Bozkır yanığı tenime Küflü anıları bırakır Sokak oyunlarındaki Sevinçlerime dalardım Temizlikçi rüzgârların kaldırım diplerini sürüklediği şehrin bağrında Soğuk bir bank gibi kalırdım Kömürlükleri olan Geleceğin umudunu yitirmeyip yoksulluğa eyvallah etmeyen evlerin Teneke sobalarının çıtırdayan sıcaklığında Çocukluğum saklıydı Yan yana serilen yer yataklarında Isınıncaya kadar tortop olan bedenim Titreten çamaşırlarım Sabahları geciktiren deliksiz uykularım Azarlanmaktan korktuğum halde Okul yolunda Çoğu zaman Kaymak için kullandığım Muşambadan çantam Islandığında buz tutup parmaklarımı donduran Orlondan el örgüsü eldivenlerim vardı Daha o yıllarda birileri gelir birileri gider Sayıları yaşım kadar sayardım Neler olacağını bilmezdim Üstü örtülü eşten düğünden bahsederlerdi Öylesine ağlardım Ah hayat ah kaderim Ah yalan dünya Seni hiçbir zaman Sevdiğimi söyleyemeyeceğim Ölürken, ömrün destanını Yarınlara alındaki kırışıklar anlatır Her gün ölmekten gayrı Öğrendiğim tek şey Uzakların ömrü eksilttiği Kahırlarına köle olduğum Yedi veren yalnızlığım Sona ne kadar var bilemem ama Bundan böyle Güneşin doğduğu her günümü çocukluğumdaki oyunlarla cezalandıracağım Az sonra sobeleneceksiniz Sakın üstüme konuşmayın Kapattım gözlerimi Şimdi oradayım Biraz sessiz olur musunuz bayım… Sibel Kılıç..... Sevdayeli..... |
Kapattım gözlerimi
Şimdi oradayım
Biraz sessiz olur musunuz bayım…
SESSİZCE TEBRIKLER..