Tuz Buz Düşlerağır tahrik altında cinayetini işledi gece kuzguni gözlerini devirdi kurşuni kente ve usulca çekip gitti duyulan yalnızca ayrılığın ökçe sesiydi kesif yalnızlık kokusu vardı yorgundu anılar mısralar kırık dökük imgeler yitikti incinmişti kız kulesinin sırça köşkü etekleri tuz kirpikleri buzdu ayrılık yağıyordu hüzün soluklu şehre sorgusu yapılmadan infaz edildi aşk etrafımı saran yalnızlığımdı gözbebeğim kadar yakın olan sırtımı sıvazladı sefil hüzün zamanın terkisine terk edildi acılar düşler tuz gece buzdu aşk demleyen bu şehir tepeden tırnağa güz soludu aşkın cesedi önden ardı sıra ayrılık gidiyordu… AA |
Çok çok beğendim, tebrikler ve başarılar Saba....