SEN YOKSUN
Yılgın bir gece körlüğü düştü gözlerime
Sen yoksun. Dipsiz dehlizlerde hapsedildi düşlerim Oysa Bir cemre bekliyordu yüreğim Yanarken karanfil kızılı ateşlerde özlemlerim Sen yoksun. Uçurumlardan atıldı Bilinmeze savruldu ümidim Yarasalar çaldı güneşimi Karanlıkta kurşunlandı gülüşlerim. Harcai bir sevdaya esir alındım Sen yoksun. Volkan yüreğimde lavlar akıyor Bense üşüyorum Kuşlar dayanmadı bu acıya Hüzünleri yükleyerek kanatlarına Göç ettiler başka iklimlere Peşlerinde bir ben ağlıyorum Sen yoksun. Kederler kuşatmasındayım Kurudu içimden akan nehirler Denizler boşalır gözlerimden Sana akmak ister Sen yoksun. Dört mevsim hazan Kefenlendi gamzelerinin kıyısında açan Yediveren gülleri, Üşüyorum İçimde kış kıyameti. Ölebilirim bu akşamın ayazında Sen yoksun. Yuvasını bozmuş bir zalim Üşüyor avuçlarımda bir serçe Örseleniyor ruhum Sıcak bir yuva arıyor gözlerim Yitik evimin saçaklarında. Bahar, uzağımda kalmış bir düş Hüzün devşiriyor sarı eylül Düşe kalka yürüyorum izbe sokaklarda. Yalnızım Sen yoksun. Uçurtması vurulmuş bir çocuk Siliyor gülücüklerimi Ve kanıyor umuda yazılan türküler Ölmek kurtuluş olur bazen Suyumu kim ısıtacak Sen yoksun. Eşkıyalar sarmış dört yanımı Bombalarla param parça gecelerim, Şehitlerle gün akşama varıyor Cehennem ateşi düşüyor evlere Yıkılan babaların ahlarıyla Her gün yeniden kanıyor düşlerim Analar ağıt yakıyor Sen yoksun. Mohaç yasta, eflak kederli Yesi, Tuna kan akıyor, Kar yağdı kızıl elma sevdamıza Altaylardan Tuna’ya at koşturan yiğit Seni bekler Sen yoksun. Karabağ, kara bağlar Türkistan’ımın bağrında zehirli hançer İçim kanar Camiler öksüz ve ezansız kan ağlar Kerkük, boğazımda düğümlenen bir hıçkırık Türküleri acılı Türküleri umutla kanlı bıçaklı Sensiz gecelerin ayazında Gel diyor çığlık çığlığa Sesine hasret Kerkük Sen yoksun Kuşatma altında dört yanım Yüreğimin doruklarında kar, boran Ustura gibi kanatıyor ciğerimi soysuz medeniyet Ben tarafım Arafta kalmak ar gelir Sen yoksun. Hüzünle yıkanmış duvarları Kudüs’ün Sen değil miydin kutlu mirac’ın kutlu şahidi Ey Mescidi Aksa bir kandil gibi doğ karanlık geceme. Kudüs yetim Kudüs sahipsiz Kudüs küskün Kudüs ağlıyor ve akıyor gözyaşları avuçlarıma Kurtarın beni diyor Sen yoksun. Umuda el edenlerin bedenlerinde patlar bombalar Ülkemin orta yerinde Kıyıya vuran Aylan’ın cesedi değildi İnsanlığın utancıydı üşüyen Birer Ebabil kuşu her Filistinli çocuk Suskunluğa büründüm çaresiz Sen yoksun. Kırılsın zalimi alkışlayan ellerim Bahar gelecekti sözde bahçeme Payıma düşen Zindanlar, Kışın ayaz ve karanlık gecesi, Ruhumu yırtan Rabia’nın çığlığı. Darağacında sallandı bedenim Firavunların ülkesinde Sokaklarda sürüklendi cesedim Selası veriliyor bir şairin Trablusgarb minarelerinde Sen, Sen yoksun. Mehmet Sait ULUÇAY |