kunduz yarasıben kurşun yarasına gönlünü siper eden bir ucunda düş vurgunu yemiş yıllar diğerinde sevinçler sen çakır keyif ehli insanların sümen altı edilmiş dürtüleri güz karası eylül bakışlı kadınlar sessizliğinde dut yemiş bülbül misali efkarlı yıllar haydi sevinçlerini dür dertler hanesine kunduz yarası almış ağaç gölgesi kadar gizemli sürrealist bulutlar gibi özgür ve gün gelecek susacak evrene düşen kaydım eyvallahım olmayan kambur gedik acılara dertlerim sökülecek.... dimağım kuruyacak dökülecek ömrüm |
...............................................Nasıl bakar o kadınlar..nasıl alırlar eylülü gözlerinede; bir şiir'e bu kadar yumuşacık inivevir hazan..Hiçmi canı yanmaz kelimelerin..?