22
Yorum
30
Beğeni
5,0
Puan
1808
Okunma
Eskilerde bilmezdik
Çiçekçi dükkanı nedir?
Öğretmene, sevdiğine, törenlere
Çiçek mi gidecek, verilecek
Koşardık
Dağlara, tarlalara, bahçelere
Çalılıklar arasından
Eller kanaya kanaya
Dere, su kenarlarından
Ayaklar çamura bata çıka
Binbir türde
Kendine özgü kokusu, anlamı olan
Nadide kır çiçekleri toplardık
Bedenler yorgun düşse de
Gözler çakmak çakmak,
Kalpler heyacan içinde,
Sabah olmasını iple çekerdik
Çünkü bilirdik ki
Sabah olup da çiçekler yerlerine,
Sahiplerine ulaştığında
Kır çiçeklerin saflığı, has kokusu
Yürekler de gönüller de
Tatlı bir tebessümün
Vazgeçilmez sıcaklığı ile
Emekle yoğrulan alın teri
Birbiriyle harmanlanacak
Ve
Hoş bir sedanın
Akıl almaz büyüsünde ki
Miski Amber kokusu ruhu tazeleyip
Tüm evreni sevgiyle, tutkuyla..
Ele geçirecek
O zamanlar
Toplanan her bir kır çiçeğin de
Mor menekşe de, papat da,
Sümbül de, gelincik de
Doğallık, masumluk,
Emek, hayaller!..
vardı ki
Özlem, hasret, sevda kokan
Her bir yaprağı, dalı, çiçeği
Memleket, vatan, toprak!..
demekti
Kimbilir belki,
O yüzden hala sıcak bakamıyorum
Çiçekçi dükkanlarına,
Vitrinlerini süsleyen
Pahalı orkidilere, begonyalara...
Hala gözüm
Sokakta seyyar satıcıların sattığı
Kır çiçeklerinde
Kim bilir!.....
27.02.2016 Ankara P.ÇETİN
5.0
100% (23)