Ve durgun esen bir rüzgâr iliþiyor, Pencereden içeriye. Bir ayaðý kýrýk olan masamýn, Köþesindeki çayýmdan tüten buharla, Dans etmeye baþlýyor.
Odada büyük bir sessizlik var. Bu sessizliði, Ardý arkasý kesilmeyen, Duvar saatinin tik tak, Ve, Kapý gýcýrtýsýndan çýkan, Ýnsaný huzursuz eden, Bir ses topluluðu bozuyordu.
Okuduðum kitap, Beni geçmiþe doðru yol alan, Mürettebatsýz bir gemide, Dalgalarý seyrederken; Ýçimi ürpertir, Bir yalnýzlýða mahkum ediyor.
Ve gökyüzü, Gözyaþlarýný akýtýrken, Penceremden içeriye iliþen, Birkaç damla ile, Kendime geliyor, Kitabý elimden düþürüyordum.
Susuyordum, Gecenin karanlýðý ile birlikte. Ve anlýyordum ki, O an ki dalgýnlýðým, En güzel geçmiþimi, En güzel yalnýzlýðýmý, Yani sana olan özlemimi,
Tarifsiz çýrpýnýþlarýmý, Ve çýkmaz sokaktaki bekleyiþlerimi, Gökyüzünün gözyaþlarý ile süslüyordu.
Sosyal Medyada Paylaşın:
İbrahim Halil ÖZLÜ Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.