Kar yaðýyordu Marmara ya
Ýstanbul üþüyordu yabancý gözlerde
denizde gemilerin izini süren kuþlar uçuyordu
yakamoz kuþlarý
bir rüzgâr kýz kulesinin saçlarýný savuruyordu hoyratça
yorgun düþlerin devþirme sýcaklýðýnda
kýþ ayazý kavuruyordu gözlerimi
sen aðlýyordun
ben haliç’i intihar ediyordum
sen ölüyordun
ben kýz kulesine aþýktým
sen beni hiç sevmiyordun
Yalnýzlýk Abidesi...
Bütün sözlerimi çýkmazlýðýna çýkan sokaklara gömüyorum...