bir adam var þehrimde
gözleri aþka kesik
gözleri birer ýrmak
gözleri hüzün çaðlýyor
gözleri gözlerimi -fena halde- çaðýrýyor
bir adam var þehrimde
ruhu kim-in bilmiyorum
adam biraz acý(k)lý sanki
ýsýrgan otunun tene temasý gibi
deðdiði yeri yakýyor
bir adam var þehrimde
beni dilim dilim kesiyor
aklýmý yoruyor
kalbimi dövüyor
uzun cümlelerimi
uzun susuþlarýyla bölüyor
bir adam var þehrimde
coðrafyamý siliyor
tenimin üzerine bir çizik atýp
beni lime lime ediyor
konuþsam olmuyor
sussam figan ediyor
durmuþ bir de alay ediyor
bir adam var þehrimde
ben -hep- ölürken geliyor
can çekiþen heybetimi
karýþ karýþ arþýnlýyor
elleri çareye an-aç
elleri yangýnlarda þehvetli baharat
elleri hünerli birer güvercin
coðrafyama tutsak
bir adam var þehrimde
þehrimde bir adam
burnumun direði sýzlar
tüterken gözlerimde adam
tütün gibi tenime sinmiþ
katre katre gözüme yaðan
bir adam var, bir adam;
‘benim sevgimle yaþayan’
fulya/nisan2011