- 702 Okunma
- 5 Yorum
- 0 Beğeni
DÜŞ/LER ALEMİ
Biz insanlar yaradılış itibariyle güzeli sevmeye ,onun için her şeyimizi feda etmeye yeri geldiğinde ölmeye ve öldürmeye meyilliyiz.İnsanların bir yaşam şekli , bu yaşam şekli içerisinde uyması gereken bir takım kurallar vardır .Bunlar örflerimiz ,adetlerimiz,gelenek ,görenek ve olmaz sa olmazımız inancımız .
Doğumumuzdan ölüm anımıza kadar geçen zaman içerisinde , dört mevsimi yaşarız .Ömür dediğimiz göz açıp kapayıncaya kadar bir su gibi akıp gider .Birde bakmışız ki kimimiz otuz ,kimimiz kırk....elli derken son durağa gelmişiz. Sokağa çıkmadan önce kendimize aynada şöyle bir bakınırız saçlarımıza yağan karlar geçmişin habercisidir .Vay be yıllar der hayıflanırız ne çabuk bu yaşa geldik ,daha dün çocuktum ,bu gün yaşlı bir dede ve nineyim.
İnsanın en çok yararlı ve zararlı olduğu yaş orta yaşlardır.Çünkü kişinin kişiliği oturmuş iyi ve kötüyü ayır etme yeteneği gelişmiştir .Sorumluluk bilincine sahiptir artık .Her ne kadar bu alışkanlığı çocuklukta edinse de uygulamada sağlıklı düşündüğümüzde orta yaş beklentileri ön plana çıkıyor
Ahlaki değerler yaşamımızı bu noktada şekillendirir.Ben burada özellikle evli olan ,çocuk sahibi bireyleri ele almak istedim.Bazı gerçekler vardır ne rüyalara sığar, ne de düşlere. Gerçeğin kendisidir .Bu açıdan evlenmeden önce çok iyi düşünmek ve sonrasında ,yaşanabilecek çarpıklıklara meyil vermemek için yuva kuracağımız eşleri mümkün mertebe iyi seçmek zorundayız.Önce ahlakına bakmalıyız eğer o yoksa .Olduğu yerde kalsın...Bu gün yuva kurarken anne ve babaların en büyük hatası şudur
Oğlunuzun evi, işi, arabası ,yatı ,katı var mı? asıl var olması gereken HİÇ sorulmaz....AHLAKLI MI ? .İşte bu nokta da günübirlik evlilikler su yüzüne çıkıyor.Kişi evliliğinin ilk yıllarında çok mutludur bir müddet sonra çatırtılar başlar kadın evliliğinin ilk yıllarındaki özeni göstermez .Ekonomik şartların getirisi, çocukların olması ve buna eşlerin yardımcı olamaması beraberinde aile içerisinde ufaktan da olsa tartışmalara yol açar. Erkek dışarıda gördüğü bakımlı bayanların hayalini kurar . Çünkü evdeki kadın artık bakımsızdır yemek yapmaktan ,bulaşık yıkamaktan başka işi yoktur evde . Saçını bile taramaz eşi geldiği zaman derli toplu olmaz .Sabah temizlik yaptığı elbiseyle akşam eşini karşılayan hanım bu noktada ilk savaşını kaybetmiştir.Ne olursa olsun o onun eşidir ,eşini temiz güler yüzle ve tatlı dille karşılamalıdır.
Niçin mi ?
Erkekler her zaman bakımlı ve güler yüzlü eşler ister bunu yuvasında bulamayınca ,gözü dışarı bakar.Evdeki kadın sanır ki ,eşim bana ihanet etmez ....hayır efendim öğle bir ihanet eder ki siz onu farkedinceye kadar atı alan Üsküdar’ı geçmiş olur.Çünkü bu gibi durumlarda bir takım kadınlar boş durmayacaktır.Bu yaşananlara tabi ki her kadın ve her her erkeği koyamayız bu doğru değildir zaten genel bakış açımdır.
Eğer bu gün ihanetler yaşanıyor sa,evde yolunda gitmeyen bir şeyler var demektir .İş işten geçmeden eşler bir araya gelip konuşmalı ve sorunları ortadan kaldıracak çözümler üretmeli .Dışarıya bakan erkek ve kadınlar sanırlar ki, dışarıdaki güzeli bana verecekler , çirkini elimden alacaklar..Bu da yetmezmiş gibi elin hanımı HANIMEFENDİ.beyleri, BEYEFENDİ olur eee sonuçta onu tavlayacak ya ne yapsın garibim.. .Evdeki eşler artık diskalifiyedir.
Dar günümüzde yanımızda olan göz bebeğimiz eşlerimize gereken özeni ,ilgiyi gösterelim
Eşler ekonomik açıdan güçlerine göre hanımlarının gönlünü bir demet gülle alsın ....paranız mı yok...BİR TEBESSÜMÜNÜZDE Mİ YOK.Hak etmiyorlar mı...*? elbette hak ediyorlar .Şiirlerinizi onlara yazın , şarkılarınızı onlara söyleyin.
Meşru olmayan düşleri gönlünüzden düşürün.
MELDA AYDOĞAN 2012 İST
YORUMLAR
İhanet etmek o kadar kolay mıdır?
Basit bir geçimsizlik, sıkıntılar...
Elbette birlikte atlatılır...
Veya atlatılmasa da paylaşılır.
Beraber mutlu olunur, beraber üzülünür...
Bu ihanet de nesidir?
Nasıl bakabilecek çocuklarının yüzüne...
Nasıl bakacak eşinin yüzüne...
Sorarlarsa yapmadım diyecek...
Herkesi aldatabilecek...
Ya kendisini?
Ya hesap gününde yalanı geçerli olacak mı?
İhaneti asla kabul edemiyorum...
Yapanlar utansın.
Kadir Tozlu
Birselamver25
Kim bilirki son zamanlarda toplumdaki bu sıkıntının nedenin aile içi şiddet ve mutsuzluk fısıltılarının başlaması vede manevi ahlaki hazımsızlık şükrü idrak edememek iletişim araçlarında mutluk aşkını sevgisini arayan yüzler ve zavallı bedenlerin hayal dünyaları mor ışıkların fersiz yanan sokak lambaları gibi aile içerindede aynı şeyi yaşadıklarından toplum içi mutsuzluklar hatsafaya ulaşmaktadır ,esasen belkide geriye dönüp bakıldığında toplumda bir manevi sevgi ruhu aşkı vardı ya şimdi siz hiç düşündünüzmü altında lüxs jipi yada ışıl ışıl ışılıyan aracın içindeki trafikte makyaz tazelen bayana bakıpta mutlu oldugunu sanmam yada tersi bir erkekte aynı şeylerin peşinde lakin son sözüm şuki hayal yaşamın bir parcası fakat ,şükür varken neden hayal ise oda ekonomi güçün elindeki o sihiri nedense herşeye tercih ediyor sonda ne oluyor mutsuz ev kadınları yada mutsuz erkekler işte haytın sonu bu nediye bilirimki bu artık bir tercihmi desem yok yok bu bence manevi yoksulluk tanbaşka ne olabilirki neyse sözüm şuki güzel bir yazıydı kutlarım selam ve dua ile
Hüseyin TOPHAN tarafından 5/10/2012 10:43:55 PM zamanında düzenlenmiştir.
Birselamver25
efendim kısa yazı ama çok şeylerin anlatıldığı muhakkak bu konular derin konular efendim öyle dediğiniz gibi meşru olmayan düşleri gönlünüzden düşürün sözü umarım sözde kalmaz emeğinize sağlık saygılarımla selamlar
Birselamver25
eline sağlık kızım.güzel bir yazıydı.öğütler dolmuş yazıya.ama hayat bu ne yaparsın.Çok şey istendiği gibi olmuyor. hayatın zorlukları.
Allah cümlesine yardım etsin,akıl versin.tebrikler.
Birselamver25
Her geçen yıl rekor üstüne rekor kıran bir olay var
Boşanma...!
Sadece ülkemizde değil küresel bir boyutu var bu olayın.
Artık insanlar daha ferdi bir yaşamın tercihindeler. Eş-dost ziaretlerini bırakın akraba ziyaretleri bile artık bayramdan bayrama. Ya bu bayramlar da olmasa diyorum bazen. Mazallah.
Toplumdan soyut, sadece kendini düşünen bireyler topluluğu olduk git gide.
Hal böyle olunca yazınızdaki sorunlar baş gösteriyorlar yuvalarda.
Elbette ahlaki güzellik şart. Ama olmaz sa olmazı Sevgi ve saygı.
Üçüncü sayfa haberlerinin çokluğuna baktığımızda size hak vermemek mümkün değil:
Meşru olmayan düşleri gönlünüzden düşürün.
Durumumuzu yeniden gözden geçirmek adına yararlıydı yazınız.
Tebrikler ve saygılar Melda Hanım.