SEVGİ ÜZERİNE…
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Sevelim, sevilelim;
Kâm alalım dünyadan.
Yürekten dileyelim
Gücenmesin Yaradan… (Doğaçlamam, 2009)
Sözlük anlamıyla; insanı bir şeye veya bir kimseye karşı yakın ilgi ve bağlılık göstermeye yönelten duygu olarak biliriz sevgiyi.
Sevgi denildiğinde genellikle akla ilk önce, iki karşı cins arasındaki duygusal çekim gelmekteyse de, aslında sevgi, yöneldiği hedefe (sevgiliye duyulan sevgi, Allah sevgisi, vatan sevgisi, ebeveyne duyulan sevgi, çocuğa duyulan sevgi vs.) ve biçimlerine bağlı olarak büyük bir çeşitlilik göstermektedir.
Şefkat, merhamet ve fedakârlık sevginin farklı kılıklardaki yansımalarıdır. Sevgi yalın anlamıyla bir duygu ve heyecan türüdür. Sevgi, insanın bir şeye ya da bir kimseye karşı yakın ilgi ve bağlılık göstermesine denir. Bir başka tanıma göre sevgi, öğrenilen duygusal bir tepkimedir.
Özde soyut bir güç olan sevgide paylaşım gerekir. İlgi, sevgi, mutluluk paylaştıkça çoğalır, güçlenir ve anlam derinliği kazanır. Tek taraflı bir sevgi ne gerçek anlamını bulabilir, ne de yürekleri ve gönülleri doldurabilir.
Sevgi her şeyden önce fedakârlıktır, yani hiçbir karşılık beklemeden başkasına kendinden bir şeyler vermek esasına dayanır.
Sevgi, kişiye özge ve kişiye özeldir. Sevgi, özde güzel olup, güçlü bir bağ ve sürekli fokurdayan bir pınar gibidir. O pınardan içebilenler de o denli güçlü hissederler.
Sevgimizi farklı yollarla gösterebiliriz:
1-Güzel sözlerle (sözle)
2-Tatlı bakışlarla (gözle)
3-İnce davranışlarla (özle)
Herkesi aynı derecede sevemediğimiz gibi, herkesin de bizi sevmesini bekleyemeyiz. Sevdiğimizi abartmadan, incitmeden ve sıkıntı yaratmadan göstermeliyiz. ‘Çam sakızı çoban armağanı!’ misali bazen ufacık bir hediye gönül almaya yeter.
Sevgi; bünyesinde ilgiyi, şefkati, saygıyı, hoşgörüyü ve anlayışı barındırır. Bu içeriktekilerden hangisinin/hangilerinin daha baskın olduğu zamanın akışında seven ve sevilen etkileşimi ile ortaya çıkar.
Tüm diğer duygular gibi sevginin de kaynağı yüce Yaradan’dır. Bir başka deyişle sevgi kutsaldır. Sevgi, yaratılışımızda vardır. Allah, canlı cansız bütün varlıkları kendisinden bir parça sevgi katarak yaratmıştır.
İnsanoğlu, tüm yaratılanlar içinde en kusursuz ve güçlü ancak anlaşılması da o denli güç olan kutsal bir varlıktır. Doğarken ve büyürken ilgiyle, sevgiyle ve şefkatle tanışan ve çevresini algılayan insan fiziksel ve tinsel gelişim sürecini yine aynı ortamda tamamladığı oranda kararlı bir varlık gösterebilir.
Sevgi insanların ruhunda bulunan değerli ve olumlu bir yetenektir. Fakat insanlar bu yeteneklerini her zaman ideale yakın bir değer olarak kullanamamaktadırlar. Yani insanlar birbirlerini gerektiği gibi sevememektedirler.
Gerçek sevgi merhamet, şefkat, fedakârlık gibi diğerkâmca davranışlarla, uygulamalarla kendini gösterir; aksi takdirde kuru bir lâftan ibaret kalır.
Gerçek mutluluk, ebedî olmayan maddî değerlerle değil, ebedî olan canlı varlıklara, özellikle insan ruhlarına duyulan sevgiyle ve diğerkâmca hareketlerle ilgilidir.
Sevgi, insanlara en doğal haktır;
Sevginin membaı yüce Allah’tır.
Sevgisiz yürekler bozkıra benzer;
Sevgi, gönüllerde gerçeği sezer... (Doğaçlamam, 2009)
Sevgiyle yaşayın, sevgiyle coşun, sevgiyle kalın.
YORUMLAR
Öncelikle, iyi bir seçim olduğunu belirtir, seçen arkadaşları ve yazınızı kutlarım. Doğru bir konuya değinmişsiniz. Sevgi hayatımızda olması gereken yüce bir duygudur, bu öğle bir duyguki, hiç bir karşılık beklemeden, karşıdan maddi bir beklentin olmadan, hep vermektir, birde karşılık olursa, bu sağlam bir sevgidir, aşktır, saygılar...
Aklın sevgiyle çok yakın ilişkisi var bence
Birde aklın güvenle yakın ilişkisi var
Akıl sevgi ve güvene ulaştığında SAYGI dünyaya geliyor.Saygı, sevgi ile güven in çocukları bence
Sevgi dişiye tezahür ediyor
Güven erkeğe
Saaygı da çocukları
Saygısız ilişkileri evlilikleri inceleyin ya sevgi yoktur yada güven