Bilmiyorum Bizler Ne Haldeyiz 2
insan kendini güldüren ve güldürebildiği sürece de
her türlü tartışmadan sonra,
en hararetli konulardan sonra,
en öfkeli durumlara geldiğinde bile
terk edip gitmiyorsa muhabbetdaşını, arkadaşını, dostunu, aynı vatanı paylaştığı insanı
ve insani çerçevede her daim arayıp sormaya devam ediyorsa her daim...
belki de bir kültür çıtası atlanır bu ülkede..
öyle ya...
canan kaftancıoğlu yedi yıl sonra cezaya çarptırıldı tvitleri yüzünden..
tivitlerini okumadım.. tivitirim da yok...
yine de kaç muhalif ( canan kaftancıoğlu’na ve düşüncelerine muhalif olan) bu duruma üzülmedi ?
işte onlar üzülmeyenler oh olmuş diyenler; aynı coğrafya, aynı vatan, aynı devlet ve millete en büyük kötülüğü yapmıyor mudur?
****
82 darbesini bir fiil yaşayanların anlattıklarından bir örnek göstereyim size..
ibret alalım..
haberin bağlantısını bulamadım,belki okuyan olmuştur..
özetle:
82 darbesinden bir kaç yıl önce...
karşıt fikirde olan kardeşini bir tartışmadan sonra evden kovan ağabeyimiz
darbede içeri alınmış ve yanlışım olmasın sol kolunu kullamayacak halde içeriden belli bir müddet sonra çıkmış..
o işkencelerden veya olaylardan sonra da bir daha kimseye iki koluyla birlikte sarılamamış..
kardeşinden daha sonra haber almış ama
o cezaevinden çıkamamış, hayatını içeri de vermiş..
kardeşinin düştüğü durumları veya geçirdiği işkenceleri düşündükçe de kahrolmuş..
kardeşini evden kovduğuna da pişman olmuş...
kardeşinin arkadaşları da yıllarca öldürülen arkadaşlarının annesini ailesini ziyaret etmişler devamlı, unutmamışlar..
öyle diyordu ağabeyimiz...
ötelemeyin, düşmanlık yapmayın..
sarılın birbirinize insanca...
****
herkesin bir vatan sevgisi vardır değil mi?
hangi siyasi düşünceden olursa olsun..
ancak en güzel vatan sevgisi herhalde
seyit çavuşunki gibi olanıdır..
bilmeyen var mı hikayesini
çanakkale savaşlarında yaklaşık 220-270 kg mermiyi topa sürüp,
bir düşman gemisinin sanırım ya bacasına
ya da dümenine isabet eden merminin etkisiyle savrulan, yörüngesi bozulan düşman gemisi
diğer düşman gemilerine de çarpıp düşmanın hem gayretini, hem savaşma isteğini kırmış..
bir nevi savaşın seyri değişmiş...
yıllar sonra balıkkesirdeki köyüne dönmüş ve
devlet tarafından yapılan yardımları da hiç kabul etmemiş..
atatürk ile de bu konuda bir diyaloğunu aranırsa internette bulunabilir..
**********
yakın coğrafyamızda da bir ülkede bir komedyen cumhurbaşkanı seçilmişti bu sene..
ukrayna da seçilmiş...
internet sayesinde her türlü haberi dakikada saatte alabilen bir dünya var karşımızda..
artık dünya yoruldu
tarihin; kirli, kumpas dolu, taht sevgisi ve kibirleri nedeniyle de birbirine en büyük ahlaksızlıkları yapan insanların hikayelerinden yoruldu x y z kuşağı...
belki de bir komedyenin cumhurbaşkanı olmasının nedeni son üç kuşağın oylarıdır tahminim bu şekilde..
***********
acıların güller doğurduğu bir çağ kapımızı çaldıysa ne mutlu
çalmadıysa; acılardan acılar doğurmaya devam edecek mecburen..
umarım bir an önce insan etkisinden kurtulmuş
bir kamu yönetimi sistemi dünyayı istila eder..
çünkü işin içine insan girince her şey kana bulaşıyor, kah bir vakit sonra, kah üç vakit sonra..
yapayzeka;
mahkemeler
yöneticiler
kamu personeli.. her şey nizami...ayrım yok..
elbette bu mümkün değil şimdilik ancak
hangi ülkenin yasasını yapay zekaya veya dinlerin kutsal kitaplarını yüklesek de
savaş kaçınılmazdır..
"Kartalgöz" diye bir film vardı..
ülkenin dijitalleşmesinden bahisle tüm mekanik elektronik sistemlerini ele geçiren sistemin
güvenlik ve tehdit boyutuyla ulusal egemenliğe düşman olarak gördükleri
ilk hedefi abd yönetimiydi diye hatırlıyorum
yani yasalar göre demokrasiye göre seçilenler, başkanlar senatörler falan..
düşündürücü bir filmdi..
***
hiç bir şekilde insan olanlar arasında ayrım yapmayan ve denetimde tamamen şeffaf olan
sınırların kalktığı, doğal kaynakları eşit paylaşıldığı, çalışma ve iş yaşamının gündelik yaşamda en az saate
indiği halde herkes bir şekilde kendi dünyasında kaliteli yaşama ulaşabilirse...
bir uluslararası sözleşme veya ülke bazında anayasa yazılır, dünya veya ülke yapay zekaya teslim edilirse
belki insanlığın medeniyet çizgisinde bir sıçrama yapılabilir değil mi??
z kuşağı belki son demlerinde böyle bir dünyada yaşayabilir.. bilemiyorum..
lakin bizim göremeyeceğiz açık şimdilik..
****
saygılarımla
esen kalınız..
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.