KİTAP
MÜZİK
ATÖLYE
- 1080 Okunma
- 13 Yorum
- 0 Beğeni
KATİLLERİ BİLE ANLIYORUM DA...
Emani El Rahmun- Halid El Rahmun- Halaf El Rahmun...Dört kişilik bir aile.
Yok yok sayı saymasını biliyorum. Üç isim yazdım ama bu aile dört kişilikti aslında. Çünkü Emani El Rahmun adındaki kadının karnında da bir bebek vardı. Dokuz aylık hamileydi.
Emani 20 yaşında genç bir kadındı.
Kocası Halid kaç yaşındaydı bilemiyorum ama o da genç bir erkekti. Kızları Halaf henüz 10 aylık bir bebekti.
Yani bizim bazılarımızın dediği gibi bu Suriyeliler fare gibi üreyip duruyorlardı. Bir çocuğu on aylık bebek iken bir kadın nasıl dokuz aylık hamile olur orası da karışık. Öyle ya bu kadın ilk çocuğunu doğurduktan bir ay sonra henüz kırkı çıkmadan tekrar mı hamile kaldı? Neyse... Orası konumuz değil.
Yirmi yaşındaki bu genç anne ve kocasının Esed Rejiminin sağladığı huzur ve mutluluk bir yerlerine mi battı da ülkelerini terk ettikler yoksa kundaktaki bebekleri bile zehirli gazla vahşice öldürüldüğü ve kadınlarına tecavüz edildiği için mi ülkelerinden hicret etmek zorunda kaldıkları da konumuzun dışında.
Konumuzun içindekilere dönelim o zaman
Emani, kocası ve daha onlar gibi yüzbinlercesinin ülkemize hicret etmesiyle birlikte ülkemizde bir ’ Ülkemizde Suriyeli istemiyoruz ’ kampanyasının başladığı bilinen bir gerçek.
Neden istemiyoruz peki?
Çünkü onlar pis Araplar herşeyden önce.
Çünkü onların gelmesiyle birlikte artık bizim çocuklarımız değil onların çocuklar üniversitelerimize hem de sınavsız alınıyorlar.
Çünkü onlara hiç çalışmasalar da devlet her ay adam başı 1400 Tl maaş veriyor.
Çünkü onların çocukları polislik de dahil her türlü işe hemen alınırken bizim çocuklarımız işsiz güçsüz kahve köşelerinde pinekliyor.
Çünkü bizim vatandaşlarımız dermeçatma gecekondularda ömür tüketirken devlet onlara bedava ve en lüks evleri veriyor.
Çünkü onlar Türk vatandaşlığına alınıyor ve seçimlerde iktidar partisine oy vermeleri sağlanıyor.
Çünkü onlar siyasi parti bile kurmuşlar ve ’Anadilde eğitim istiyoruz’ Diyorlar.
Çünkü onlar kendi toprakları için savaşıp kendi topraklarında şerefli bir şekilde ölmektense şerefsizce kendi topraklarını terkediyorlar.
Çünkü onlar ülkemizde her türlü suçu işliyorlar.
Çünkü onlar fareler gibi ürüyorlar ve çok kısa sürede biz kendi ülkemizde mülteci durumuna düşeceğiz.
Çünkü bizim Mehmetçiğimiz onların g.tünü korumak için savaşıp şehit olurken onlar Akdeniz, Ege sahillerinde keyif çatıyorlar.
Onlardan nefret etmemizi gerektirecek o kadar çok sebebimiz var ki...
Muhacire Ensar olmak mı? Onu geçiniz bir kalem. Hollandalılar gibi önlerine para atıp üzerlerine işemediğimize dua etsinler.
Evet...’Hollandalılar gibi önlerine para atıp üzerlerine işemediğimize dua etsinler’ derken Hollandalılara rahmet okutacak bir şey yapıldı bu ülkede.
Biliyorsunuz.
Sakarya’nın Kaynarca ilçesinde işte o yukarıda bahsettiğim Emani El Rahmun adlı yirmi yaşındaki hamile genç kadın, Birol Karacal ve Cemal Bay adlı iki kişinin tecavüzüne uğradı, sonra da başı taşla ezilerek öldürüldü. Emani El Rahmun’un 10 aylık bebeği Halaf’ın da başının taşla ezerek öldürdü katiller.
Sonrasında Diyanet İşleri Başkanımız Mehmet Görmez’in kıldırdığı cenaze namazını müteakip merhumenin ve on aylık bebeğinin cenazeleri memleketleri İdlip’e gönderildi.
Of yaaaa. Bir ton laf ettim de asıl konuya giremedim daha.
’Asıl konuya giremedin mi? Daha nasıl gireceksin ki? Konunun tam ortasına girmişsin ’ dediğinizi duyar gibiyim.
Yok, asıl konu bu iki sapığın hamile bir kadına tecavüz ettikten sonra onu ve on aylık bebeği ile karnındaki yavrusunu katletmesi değil. Çünkü o iki sapık tamemen insanlıktan çıkmış olsalar da kadını öldürmek için bir sebepleri var. Gündüz vakti, işyerinde kadınla tartışmışlar.
Eee o zaman asıl konu ne?
Asıl konu şu:
Bu vahimden de öte tüyler ürperten insanlık dışı vahşetin akabinde Emani El Rahmun ve Halaf Rahmun’un cenazeleri İdlip’e gönderilirken Türkiye’de kalan Halid Rahmun, cenazeyi götürenlere şöyle diyor:
"İdlib’teki akrabalarımız duymasın, trafik kazası diyin. Türkiye’ye laf gelmesin."
İşte Halid’in bu söylediklerini bir arkadaşım kendi face book sayfasında paylaşıyor.
O paylaşıma da bir vatandaşımız yorum yazıyor:
’Evet, SURİYELİLERİ İSTEMİYORUM...’
En acılı anında ’Türkiye’ye laf gelmesin’ endişesinde olan Suriyeli bir koca- baba ve böyle bir vahşet karşısında bir üzüntü, bir kınama yerine halen ’ Suriyelileri istemiyorum’ diyen, aklına başka da bir şey gelemeyen bir Türk vatandaşı...
Katilleri bile anlıyorum da şu yorumu anlamakta zorluk çekiyorum.
Daha ne yazayım ki?
YORUMLAR
Şeytan ayrıntıda gizlidir, iyi bir detay yakalamışsın da bu yangın yerinde dile getirmen seni hedef haline getirmiş. kalp kördür.
sami biberoğulları
Teşekkürler.
Politik hezeyanlar için kontrolsüz şekilde demografik yapıyı değiştirecek insan alırsan ülkeye bunlar olur. Zira 5 milyon işsizi olan bu ülkeye bu insanları getirirken ve üstelik. bunları hesap etmeden o insanları kentlere salarsan bunlar olacaktır. Tarih ve toplum bilime yada sosyoloji okumalı romantik heyecanlar kasılabilir ama romantizm sorunu çözmez arttırır. Daha kötü olacak bu işler hiç görmemişsinizdir Suriyeli çetelerin kendilerini işe alan kaç esnafı öldürerek soyduğunu. Bunları söylemek faşizm değildir asıl faşizm ucuz iş gücü diye bu insanları sömürmektir. Eğer ki böyle şeylere kanar ve bu işi kontrol altına almazsanız bir beş yıla çok daha kötüleri olur. Sınırlar kalksın ne Çin ne Amerika olmasın herkes kardeş olsun kim istemez ama işte kültürel olarak gelişmemiş kendi vatandaşına değer vermeyen ülkelerde böyle şeyler olmaz. Şimdi medyanında desteği ile Suriyeliler çiçi çocuk oluyor ebette yerel halkımız pek iyi değil ama Ankarada barış mitinginde onlarca insanı öldüren bombacıda Suriye'den gelmedimi açın gözlerinizi kandırıyorlar sizleri. Ayrıca biraz daha araştırsa idiniz bu cinayeti işleyen şahıslardan birinin daha öncede engelli bir kadına cinsel tacizden içerde yattığını görürdünüz. Bu cinayetin motivasyonu ırk değil cinsel açlıktır. Ve bu açlıktan bir çok Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı çoğu kadın çekiyor zaten. Üstelik bu cinayeti işleyen canilerden biri 11 yıl önce engelli bir kadına tecavüz etmiş bir şahıs.
sami biberoğulları
Ben dediğim dedik, çaldığım düdük bir insan olmadım hiç bir zaman. Yorumunuzu aldım başım üstüne koydum. Çok doğru ve haklı noktalara temas etmişsiniz.
Selam ve saygılarımla.
Değerli hocam ;
Bu yazınızı hiç ama hiç beğenmedim. Açık açık yazacağım ve belkide kırıcı olacağım.
Öncelikle asıl konunun kadına tecavüz ,katliam ve en önemlisi bebek cinayeti olması gerekir. Vurgunun bunlara yapılması konuyu insani boyuta çeker. Ama siz siyasi manipülasyon ile dramatize edilmiş bir yazı sunmuşsunuz hocam. Ne yani Suriyelileri istemiyoruz diye insanların katledilmesine de rıza mı gösteriyoruz ? Yazınız da ötekileştirme var. Çok acı bir olayın sunumunda biz ve diğerleri şeklinde itici bir tavır var.
Oysa bu olayı sadece insani bir boyutta anlatıp bizlerden empati yapmamızı bekleseydiniz katledilen insanlar için hepimiz göz yaşı dökerdik.
Ben zaten kadına ve çocuğa uygulanan şiddet konusunda fazlasıyla duyarlı bir insanımdır biliyorsunuz. Bu habere burada hiç değinmedim .Çünkü bu acıdan nemalanmak gibi hissettim. İnsanlığımdan utandım. Şortlu kıza yapılan tacizden bahsetmek çok kolaydı. Ama bu olay kanımı dondurdu. Tarif edilemez bir vahşetten bahsediyoruz ve sizin anlattığınız şeylere bakın hocam.
Ben ilk kez size çocuk gelinler konusunda bu kadar kızmıştım. Bu ikinci kez oluyor.... Olmadı hocam...
Hem ayrıca ölen bir insanın kimlik bilgilerini içeren resmi ne amaçla yazınızda paylaştığınızı da anlamış değilim.
Yazının başında yok on aylık çocuk nasıl olmuş falan diye giriş yapmışsınız. Siz bu insanların ölmesinden üzüntü duyduğunuza emin misiniz hocam ?
Hocam burada Müslüman ,Suriyeli,Türk vs vs konuşulmaz. Böyle bir vahşet karşısında insanın dili tutulur. Başımızı göğe kaldırmamalıyız.. Aynı topraklarda yaşadığımız bu vicdansızların utancı hepimizi sarmalı.
Hamile bir kadın tecavüz edilerek öldürüldü. On aylık bebeği katledildi. Onun minicik bir bedeni vardı.. O sadece bir melekti... Annesinin karnında ki sabinin yaşama hakkı daha doğmadan elinden alındı. Şu satırları gözlerim dolarak yazıyorum . Şu yaşanan şeyin gerçek olduğunu düşündükçe kalbim sıkışıyor. Dayanılmaz bir acı hissediyorum...
Hocam siz bu yazınızla ne anlatıyorsunuz Allah aşkına...
BİR KATLİAMIN ARKASINDAN NELER YAZILMAZ... Bu yazı örnektir...
Sevgilerimle...
sami biberoğulları
Bunları bir başkası yazsaydı hiç cevap bile vermezdim. Önemsemezdim de ama sen önem verdiğim biri olduğun için sorularına tek tek cevap vereceğim ama istediğim sorudan başlayarak.
1- Kadının on yalık bir bebeği olmasına rağmen dokuz aylık hamile olduğunu yazmam bunu sorgulamamın sebebi okuduğum ya da duyduğum bir olaya öyle hemen balıklama dalmadığımı, en ince teferruatına kadar incelediğimi göstermek içindi. Evet bu yanlış olabir. Kabul...
2- Kadının kimliğini resim olarak kullanmam: Bu insanlar için hep Türk vatandaşı yapılıyor deniyor ya. Bunun doğru olmadığını göstermek içindi. Katledilen kadın bir Türk vatandaşı değildi. ( bu çok mu önemliydi? Bence önemliydi)
3- '' Suriyelileri istemiyoruz '' Diyenlerin böyle bir katliamı onayladıklarını hiç bir zaman düşünmedim. Zira ben de '' Ülkemde Suriyeli görmek istemiyorum'' Demesem de bir yazımda mülteci olup aşağılacaklarına kendi vatanlarında taşla, sopayla da olsa savaşmaları gerektiğini yazmıştım.
4- Yazımda Suriyelilerden nefret etmemizin sebepleri olarak sıraladığım hususlar: '' Suriyelileri İstemiyoruz'' Diyen vatandaşların bir tanesi bile '' hayır ya, biz o maddeler halinde sayılanlardan hiç birini demedik'' desin kafamı keserim. Bunun siyasi manüple ile ne ilgisi var? Olanı yazmışım.
Ve son olarak ne anlatıyorum:
20 Yaşında hamile bir kadın ve on aylık bebeği katledliliyor.
Şimdi bu olayın Almanya'da yaşayan bir Türk kadınının başına gelmiş olduğunu düşün.
Bazı Almanlar üzüntülerini dile geririrken bazıları hâla '' Türkler dışarı'' Diyor
Bizdeki bazı insaf ve merhametten , dolayısıyla da insanlıktan uzak vatandaşlar da ''Adamlar haklı kardeşim. Kendi ülkende çalışmak dururken elalemin ülkesine gidip yerleşirsen asarlar da keserler de, tecavüz de ederler'' Diyor.
İşte anlatmaya çalıştığım şey bu.
ORTADA TECAVÜZ EDİLEREK ÖLDÜRÜLEN BİR KADIN VE ON AYLIK BEBEĞİ VAR AMA HALEN - İÇTEN OLMASA BİLE '' ÇOK ÜZGÜNÜM'' DEME NEZAKETİNİ BİLE GÖSTEREMEYENLER VAR. VE ONLAR VAR OLDUĞU MÜDDETÇE BU CİNAYET NE İLK OLACAKTIR NE DE SON...
Yani diyorum ki keşke herkes senin gibi '' Hamile bir kadın tecavüz edilerek öldürüldü. On aylık bebeği katledildi. Onun minicik bir bedeni vardı.. O sadece bir melekti... Annesinin karnında ki sabinin yaşama hakkı daha doğmadan elinden alındı. Şu satırları gözlerim dolarak yazıyorum . Şu yaşanan şeyin gerçek olduğunu düşündükçe kalbim sıkışıyor. Dayanılmaz bir acı hissediyorum...'' Diyebilseydi.
Daha da özetleyeyim: Merhamet diyorum sevgili Deniz. İnsaf Diyorum...Allah Korkusu diyorum...
Ve son sorun: Siz bu insanların ölmesinden üzüntü duyduğunuza emin misiniz hocam ?
Böyle bir soruyu sen soruyorsun. Hem de bana???
Ben bu insanların ölmesine hiç üzülmüyorum sevgili Deniz. Şu anda kalkmış neşeyle göbek atıyorum . Ben hayvanım çünkü. Hatta hayvanda da aşağıyım...
Daha ne diyeyim ki.
Sevgiler benden.
Küfre rıza küfür, zulme rıza da zulümdür.
Müslüman bitaraf olamaz.
Hak tarafında safında olmalıdır hocam.
Duyarlı yüreğiniz ve kaleminiz daim olsun.
İnşallah bu son olur.,
Bir daha böyle bir olumsuzlukla karşılaşmaz bu millet.
Sağlıcakla.
sami biberoğulları
Duanıza amin diyorum.
Selam ve sevgilerimle
İstemiyorum diyen kişinin hamde böyle bir durumda o şerefsizlerden ne farkı var
Yüreğine sağlık sami hocam,selamlar.
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle.
Olen birini daha yazının ilk kısmında sorguya çekmişsiniz..yok kaç aylık bebek yok doğum sonrası hemen hamile mi kaldı..gerisini okumak istemedim.
Herkes vicdanını sorgulasın..
Koca da gitti diye okumustum ben. Onların canını ve namusunu korumak için gelmistim, gerek kalmadı. Dediği yazıyordu.
Ülke yeni bir ırk kavgasına daha girecek diye korkuyorum. Zaten millet elini ovuşturuyor bir seyler çıksın da tencere çalalım diye.
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle.
Değerli hocam, bilmem farkettiniz mi, "Suriyelileri istemiyoruz" diyenler, eğer kendileri gibi değilse, Müslüman Türklere de Suriyeliymiş gibi davranırlar...
Hakikaten bir adalet sorunumuz var...:)))
Selam ve saygılarımla.
sami biberoğulları
Aslında yazımda ifade etmeyi unutmuşum. Onları istememenin en önemli sebeplerinin başında Müslüman olmaları geliyor.
Hatırlarım Japonya'da deprem felaketi yaşandığında aynı anda Senegal müthiş bir kıtlıkla pençeleşiyordu. İşte o yıllarda sanatçı Devletimiz ve Ajda Pekkan Senegal'e oldukça yüklü bir yiyecek, içecek, para yardımı yapınca bizim malum çevre ( arık adlarını yazmaya bile gerek görmüyorum) '' Sen Senegal'e yardım edeceğine Japonlara yardım et'' Diye hem cumhurbaşkanını hem Ajda Pekkanı topa tuttu.
Şimdi düşünmek lazım: Senagal gibi fakir ve gelişmemiş bir ülke dururken dünyanın en gelişmiş ve kendi yaralarını kendisi sarabilecek devleti olan Japonya'ya yardım etmemizi neden
ister bu insanlar? Senegal'e yardım edilmesi neden batar onlara?
Tek sebep vardır : Senegal Müslüman bir ülkedir.
Selam ve sevgilerimle.
sami biberoğulları
Allah cümlemize daha iyi fikirleri anlamayı nasip etsin.
Selam ve sevgilerimle.
Firdevsi'nin "Ağacı kanla sulamayın,dalları intikamını sizden alır" diye güzel bir sözü vardır.Suriyelileri bir "muhacir" değil de,akbabalar gibi gören ve tanıtanlar bence bu mel'un olayın failleridirler.
Yazık ki ne yazık!
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle.
sami biberoğulları
Ben insan olmaktan, Türk olmaktan, ana olmaktan, böyle yorumlar yapan insanlardan utanıyorum...
Benim ülkem , benim kardeşlerime ne oldu?
Bizi birbirimize düşürmek isteyenlerin tuzağına nasıl da düşmüşüz?
Biz insan olmaktan çıkmışız...
Bu zavallı günahsız insanların yerinde biz de olabilirdik.
Doğru veya eğri, bize sığınmışlar...
Bu iki aşağılık yaratığın Allah bin belasını versin.
Onlara acımayanlara da lanet ediyorum.
Yazıklar olsun...
Vah insanlık vah...
Başımıza gelecek var...
Saygılar efendim...:(
sami biberoğulları
Feryadınızda çok çok haklısınız. Şimdi bir an için şapkayı önümüze koyup düşünelim: Avrupa ülkelerinde milyonlarca vatandaşımız yaşıyor. Onlar için de '' Türkleri istemiyoruz '' Deniliyor. Dahası zaman zaman saldırıya uğrayıp öldürülenler oluyor.
Diyelim ki Almanya'da, Hollanda'da, Fransa'da bir vatandaşımızın başına aynen böyle bir olay geldi. Ve o ülkenin vatandaşı '' Bu bir insanlık suçudur'' Diyeceğine hâla '' Türkler dışarı, Ülkemde Türk görmek istemiyorum'' Diyor...
Zerre kadar empati yapmayı becerebilen bir insanın böylesine vicdandan uzak bir yorum yazması mümkün değildir elbette. Ama yazıyor.
Velhasılı kelam sizin de dediğiniz gibi yazıklar olsun.
Selam ve saygılar.
