- 552 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
TÜRKİYE’DE HANGİ SİYASAL SİSTEM VAR?
TÜRKİYE’DE HANGİ SİYASAL SİSTEM VAR?
Fransa Yarı Başkanlık Sistemi
Yarı başkanlık sistemi, hükümet başkanı ve cumhurbaşkanı arasında yürütme yetkilerinin paylaşıldığı, yasama ve yürütmenin işbirliği içinde çalıştığı kesin kuvvetler ayrılığının olmadığı bir hükümet sistemidir. Bu sistemde de Cumhurbaşkanı genel oy ile halk tarafından seçilmekte ve hükümet millet meclisi önünde sorumlu sayılmaktadır.
Fransa’nın uyguladığı bu sistemde parlamenter rejime göre temel farklılıklar şunlardır:
Klasik parlamenter rejim Cumhurbaşkanına sembolik görevler yüklediği halde, yarı başkanlık sisteminde yetki sahası daha geniştir. Örneğin meclisi dağıtabilme, referandum isteyebilme, anayasa konseyi üyelerini atama ve anayasanın 16 maddesi gereği olağanüstü durum ilan ederek yasama, yürütme ve hatta yargı gücünü elinde toplayabilmektedir. Cumhurbaşkanı, dış politika ve savunma konularında da ağırlığa sahiptir.
5 yıl için seçilen Cumhurbaşkanı vatana ihanet dışında mutlak bir sorumsuzluk taşımaktadır. Yasaları onaylayan Parlamento, hükümeti denetleme ve düşürebilme yetkisine sahip olduğu halde, Cumhurbaşkanına karşı denetleme yönünden her hangi bir yetkisi yoktur.
Ülkemizde de 2007 Anayasa değişikliği ile cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi öngörülmüştür. Anayasa değişikliğinden sonra Türkiye’de geçerli olan sistemin mahiyeti hakkındaki tartışmalar devam etmektedir. Robert Elgie, çalışmalarında Türkiye’yi yarı-başkanlık sistemi olarak sınıflandırmaktadır. Robert Elgie’nin anayasal tanımına göre, Türkiye, 2007 Anayasa değişikliğiyle teorik olarak, 10 Ağustos 2014’te cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesiyle fiilen yarı-başkanlık sistemine geçmiş bulunmaktadır.
Cumhurbaşkanının görev süresi 5 yıldır. Bir kimse en çok iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir. (Bkz. 2012 yılında yapılan Anayasa değişiklikleri) Cumhurbaşkanı seçilenin, varsa siyasi partisi ile ilişiği kesilir ve Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliği sona erer.Türkiye’de özerk kurumlar var mı? Yargı, meclis, yürütme, üniversite özerk mi? Anayasa Mahkemesi özerk mi?
Asker kökenli kişilerin cumhurbaşkanı yapıldığı durumda sivil halk idaresinin egemen olmadığı askeri vesayete dayalı bir demokratik cumhuriyet olduğu ifade edilirdi.
Anayasal olarak cumhurbaşkanı devletin başıydı.7 yıl için seçilen Cumhurbaşkanı vatana ihanet dışında mutlak bir sorumsuzluk taşımaktadır. Yasaları onaylayan Parlamento, hükümeti denetleme ve düşürebilme yetkisine sahip olduğu halde, Cumhurbaşkanına karşı denetleme yönünden her hangi bir yetkisi yoktur.
Turgut Özal askeri vesayet rejimini kaldırmak amacıyla sivil cumhurbaşkanlığı dönemini getirdi. Türkiye’ye artık Fransız tipi başkanlık sistemi geldi. Federe yönetimlerin olmadığı ülkede başkanlık sisteminden bile güçlü iktidar yapısı oluşmuş oldu.Askeri vesayet rejimi bu sefer sivil vesayet rejimine dönüştü.
Monarşi, padişahlık yönetimi yetkileri cumhuriyet iktidarında yoktur. Padişahların sınırsız öldürme gücü cellat sistemi, siyaset meydanı idaresi ile temsil edilirdi. Osmanlı Devletinde ayrıca özel mülkiyet hakkı yoktu. Ekonomik özgürlüğün olmadığı yerde zaten siyasi hak ve bireysel özgürlük ve hakların olmayacağı da kesindir.
Türkiye’de özel mülkiyet var. Vesayet rejimi ise muhalif partilere yakın iş adamlarını, basına ceza vererek, ekonomik özgürlüklerini yok etmek hatta bankalarının yönetimine el koymak yetkisini kullanarak cunta rejimi oluşturmaktadır.
Başkanlık ve yarı başkanlık sisteminin ötesinde yetkilerdir bunlar. Üniversitelerin harç toplama hakkını kaldırma mali yönden iktidara bağımlı hale getirme de sivil vesayet rejiminin marifetlerindendir.
Osmanlı padişahlarının daha güçsüz görünmesinin sebebi Osmanlı Devletinin zaten egemen bir devlet olmamasıdır. Maliyesi Duyunu Umumiye müstevlilerin elinde, limanları, demir yolları müstevlilerin elinde, yargı egemenliği müstevlilerin elinde, genel kurmay başkanı dahi Alman generali olmuş Manda, Vesayet Rejimli bir devlet ile Türkiye devletini karşılaştıran ve Osmanlıyı daha iyiydi diyen bir anlayış makul, makbul ve istiklal vaat edici olamaz. İstiklal ve hürriyete ancak düşmanlık olabilir.
Askeri vesayet rejimin yerini sivil vesayet rejimi almıştır. Türkiye gündemini artık sivil vesayet cunta hareketleriyle mücadele siyaseti hakim olacaktır.
Yarı başkanlık sistemi Fransa için sorun oluşturmuyor ama Türkiye için neden sorun oluyor.Fransa’da parti kapatma yok. İktidara gelmek için çoğunluk çıkarını savunmak, düşmanlıkları en aza indirgemek zorunluluğu var.Türkiye’de tersi durum var. Bu da sistemi ve halkı germektedir.
Bu durum güçsüz iş yapma gücü olmayan iktidar sürecinin başlangıcı olur. Halk da bunu istemez. Tek başına iktidar arama yoluna gider ya da koalisyon yönetimi uyumlu bir birliktelik oluşturur. Güçlü iktidar olur.
Koalisyon hükumeti siyasi gerilimi azaltır.Çoğunluk çıkarına odaklanmayı ülke sorunlarını çözme sürecini başlatır.
Abdullah Bedeloğlu
Kaynakça:
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.