- 571 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
DUVARLARIN BÖLEMEDİĞİ AŞK 4. BÖLÜM
4.Bölüm
Sabah 5 civarında tatlı bir ezan sesiyle uyandı. Ezanı Muhammed okuyordu. Evin içine ses sistemi kurulmuştu evde sessiz bir hareket başlamıştı. Yaşam “ne oluyor lan bu evde” dedi. Elini yüzünü yıkadı. Terliklerini giydi salona doğru indi. Salonda namaz kılıyorlardı. En arka safta kız çocukları onun önünde kadınlar arada bir saf boş ve erkekler saf tutmuştu imam Muhammed’di Yaşam Merdivene oturup onları seyretmeye başladı. Biraz sonra 15 yaşlarında bir erkek çocuk kamet getirdi. Herkes ayağa kalktı. Muhammed tekbir getirdi Fatiha’yı okuduktan sonra rahman süresini okudu. Çok hoş melodik bir sesi vardı Yaşamın çok hoşuna gitti. Hemen fotoğraf makinesini alıp fotoğraf çekmeye başladı Namaz bittikten sonra odasına çıktı.
Uyumaya çalıştı uyuyamayınca üstünü giydi ve aşağıya indi. Mutfağı arıyordu. Mutfağı buldu. Muhammed’in annesi vardı. Nasıl kızım iyi uyudun mu diye sordu
Teşekkür ederim iyi uyudum dedi Yaşam sonra Yaşam “Pijamam çok hoştu ilk defa ipek pijama giyiyorum” dedi. Muhammed’in annesi “biz onu sizin çantanıza koyduk hediye olarak” “ne gerek vardı” dedi Yaşam bu sırada Hafize hanım sessizce misafir odasına çıkıp ipek pijamayı kutusuna koyup Yaşam’ın çantasının yanına bıraktı. Muhammed’in annesi Nuray Hanım “ bir dakika bekle” dedi ve mutfaktan çıktı ve elinde gül işlenmiş çok güzel bir beyaz ipek bir gömlekle döndü. “buda hediyem olsun nakışları ben işledim hatıra olarak saklarsın çeyizine koyarsın” dedi Yaşam tekrar teşekkür etti.
Muhammed’le beraber çıktılar. Muhammed Yaşam’ı gazeteye bırakıp şirkete geri döndü.
Öğleden sonra Yaşam şirkete geldi. Muhammed’in odasında otururlarken birkaç sakallı adam geldi. Bir camiinin yaptırma ve yaşatma derneğinden geliyorlardı. Caminin halılarını yeniliyorlardı. Bağış toplamaya gelmişlerdi içeri girdiler. Selam verdiler. Yaşam ayağa kalktı ve masanın yanına geçti. Adamlardan biri söze girdi.
- Efendim camimizin halılarını yeniliyoruz teberru rica edecektik
Muhammed
- Eski halılara ne oldu
- Efendim onlarda safı belli edecek çizgi yoktu.
- Kaç para tutuyor
- 300 milyar
- Dün sizin ihmalkârlığınız yüzünden kan kanseri olan yetim bir kız çocuğunun ölümünü izledim peygamber kumların üzerinde namaz kılıyordu sizde kumların üzerinde namaz kılın.
- Efendim ne demek istediğinizi anlayamadık camiye yardım büyük sevaptır
- Onu sizin tanrınız söylüyor benim inandığım Allah’a inanan bir kız çocuğunu ölüme mahkûm etmezdi.
- Bizim suçumuz ne anlamadım
Yaşam söze girdi.
- Tamam, tamam bir yanlış anlaşılma var yardım yapacağız
Masanın üzerindeki telefonu kaldırdı. Muhasebe kaç diye sordu.
- Muhasebeyi arama Zehra’yı ara 116
Yaşam 116 çevirdi.
- Zehra Hanım burada ikitelli organize sanayi camiinden beyefendiler geldi cami halıları için yardım topluyorlar bir miktar yardım yapalım
- …
- Evet, Muhammed bey’in haberi var
Yaşam cami derneğinden gelenlere dönerek
- Bir alt katta Zehra Hanım var o size gerekli yardımı yapacak
- Allah yaptığınız ve yapacağınız yardımları kabul etsin
Dediler ve çıktılar.
Yaşam
- Artık şu meseleyi kapat Muhammed
- Aklımdan çıkmıyor Yaşam
- İnsanları kırıyorsun
- Küfür ettirme beni biliyor musun ikitelli organize sanayi camiinde sadece öğle ve ikindi namazları kılınıyor oda 3-5 kişiyle trilyonluk yatırım öte yanda bir yetim kız çocuğu bizim ihmalkârlığımız yüzünden ölüyor
- Bu adamların suçu ne haberleri olsa belki onlarda yardım ederlerdi
- Camii halısı için 300 bin Camii halısı için 300 bin lira neyse ya boş ver
Bir süre sohbet ettikten sonra Yaşam bir haber için çıktı.Ertesi gün Yaşam dan haber gelmedi. Sonraki gün Muhammed Yaşam’ı aradı
- Yaşam nerdesin
- Kadıköy Açıkhava tiyatrosun da
- Ne arıyorsun orda
- Parti konser veriyor onun hazırlıkları ile uğraşıyorum
- Ne konseri
- Fidan Beşir, grup Melodi, Ruhi Su dostlar Korosu çıkacak kardeşlik ve dayanışma konseri bu arada destekleyici olarak salon kirasını sana kilitledim
- Ne sponsoru sizin partiyi günahım kadar sevmem ne kadar kilitledin
- 6000 lira
- Ulan senin hatırın olmasa vermezdim bu parayı ama gel çekini vereyim
- Aslansın cicim senide bekliyorum Cuma akşamı
- Tamam, gelirim Fizan Beşiri severim
- Cuma akşamı görüşürüz ben yarın gelir çeki alırım
Cuma akşamı konserde görüştüler parti içinde Yaşam’ın ne kadar saygı gördüğüne şahit oldu Muhammet. Konser güzel geçti.
Birkaç gün sonra Yaşam Tekrar aradı.
- Cicim gazete binasının kirasını denkleyemedik ellerinden öper
- Ne kadar
- 3200 lira
- Gel vereyim hem biraz sohbet ederiz
- Geliyorum
Bir başka gün
- Cicim partinin doğalgaz borcu birikmiş
- Bana mı kilitledin
- Aynen
- Ya Yaşam bir kez de kendin için bir şey iste
- Her şey devrim için
- Gel vereyim
Birkaç gün sonra Muhammed Yaşam’ı aradı
- Yaşam kredi kartından 350 lira harcamışsın
Yaşam bozulur gibi oldu
- Şey yani sıkıştım ondan en kısa sürede öderim
- Ya ben onu demiyorum niye 3 bin lira 5 bin lira harcamıyorsun ben kredi kartını kullanasın diye verdim
Yaşam gülümsedi
- O kadar ihtiyaç vardı
- Bu arada tekel bayiinden 40 liralık harcama yapılmış benim kredi kartımla kafayı çekiyonursunuz dedi takılmak için
- Ufff o akşam ne içtik ne içtik
- Zıkkım için dedi gülerek
- Ya şu ekstre sana gelmese çok iyi olacak
- Hadi kendine iyi bak kredi kartını da kullan
- Tamam, cicim görüşürüz
- Görüşürüz
Bir başka gün Yaşam telefonla Muhammed
- Cicim bu akşam doğum günüm
- Doğum günün ne zaman ki
- 02 Eylül 1986
- Tebrik ederim nice sağlıklı mutlum yıllara
- Dur şimdi tebrik etme yarın akşam partiye gelirsin orada tebrik edersin
- Tamam güzelim
- Görüşürüz
- Görüşürüz
Muhammed dışarı çıktı. İlk önce 400 liralık bayan parfümü aldı. Sonra bir mücevheratçıya gitti. 450 Bin Euro’ya elmas gerdanlık aldı. Ertesi gün Parti binasına gitti. Doğum günü partisi başlamıştı. Pasta mumları söndürüldü. Pastalar kesildi. Muhammed içinde parfüm olan hediyesini verdi. Biri saz çalmaya başladı hep beraber şarkı türkü söylediler dans ettiler. Muhammed Yaşam’a “ben çıkıyorum” dedi. Muhammed “beni yolcu etmeyecek misin?” diye sordu. Yaşam “tamam geliyorum” dedi. Muhammed’le beraber arabanın yanına kadar geldi. Muhammed “yaşam bir saniye bekler misin? Sana bir şey vereceğim” “Buyur bekliyorum” dedi Yaşam. Muhammet arabayı açtı. Çantadan kutuyu çıkardı. Sonra kapağını açıp Yaşam’a gösterdi.
Yaşam’ın suratı asıldı.
- Bu ne
- Elmas gerdanlık sana aldım
- Kaç para bu
- 450 bin euro
- Ben bunu kabul edemem
- Neden
- Bu onlarca asgari ücretli çalışanın bir yıllık maaşına denk
- Ben işçilerime asgari ücret vermiyorum benim şirketlerimde en düşük maaş 1800 TL bunu almaya hakkım var
- Olabilir ama ben bunu kabul edemem bana pahalı hediyeler alamaman konusunda seni uyarmıştım
- Ya lütfen Yaşam bunu kabul et hayır hadi arabana bin evine git
- Peki Yaşam öyle olsun
- Görüşürüz Muhammed
- Görüşürüz Yaşam Allah’a Emanet ol
Birkaç gün sonra Yaşam’la Muhammed şirkette Muhammed’in odasında otururken Çağdaş Medeniyet Derneğinden 2 bayan geldi. Muhammed’in odasına girdiler Bir süre dernek faaliyetlerinden bahsettikten sonra Muhammed yardım etmeye niyetliydi ama Yaşam rahatsız olmuştu.
Yaşam
- Nur Ertürk’ü Rabia Taş’ı ve Fatma Goncagül’ü tanıyor musunuz?
Kadınlardan biri
- Ee o olayda bir yanlış anlaşılma var
- Yanlış anlaşılma yok siz başlarını açmadıkları için o kızların bursunu ketsini
- Olay öyle değil açıklamama izin verin
- Hayır olay aynen böyle oldu. Prensiplerimiz gereği özgürlüklere karşı çıkanlara yardım yapmıyoruz. Toplantımız burada son ermiştir.
Bu sırada Muhammed yardım için Zehra’yı arayacaktı. Elini telefonun ahizesine götürmüştü. Yaşam kaş işaretiyle hayır manasında işaret yaptı. Muhammed ahizeyi bıraktı.
- Peki, teşekkür ederiz dediler ve çıktılar
Muhammed
- Ya Yaşam bin lira falan yardım yapsaydık
- Bak sizin cemaatte kötüler olduğu gibi bizim camia da da kötüler var bunlar da o kötülerden
- İyi sen bilirsin
- Bu Cumartesi Akşam’ı bendesin gece bende kalacaksın üstüne rahat bişeyler giy annene babana haber ver
- Programıma bakmam lazım
- Başlarım programına bendesin dedim uzatma
- Peki, gelirken eşortman getireyim bari
Cumartesi günü olmuştu Muhammed işlerini halletti ve eşortmanlarını yanına alıp Yaşam’ın evine gitti. Salona girdi. Biraz konuştuktan sonra Muhammed “ben üstümü değiştireyim” dedi. Yaşam Onu kendi odasına götürdü. “Tamam burada değiştirebilirsin” dedi Muhammed “eee” Yaşam “eee ne” “Dışarı çıksana” dedi Muhammed Yaşam’a “sende amma utangaç çıktın ya” dedi ve çıktı. Muhammed salona geçti.Yaşam mutfakta bir şeyler hazırlıyordu. Bu sırada Nihal salona girdi.
Muhammed’e selam verdikten sonra Muhammed’in yanağından makas alıp
- Ne haber enişte dedi
Muhammed
- Eline koluna sahip ol kırarım elini kolunu dedi Nihal’e. Nihal böyle bir tepki beklemiyordu sesi titredi
- Eee ben şey dedi ve salondan çıkıp odasına gitti
tam bu sırada Yaşam salona girmişti söylenenleri duymuştu.
Yaşam
- Öküz müsün oğlum sen kızı ağlattın
Muhammed
- ya birden oldu kalbini kırmak istemedim dedi
- bana aldığın elmas kolye nerede
- işyerinde kasada
- üzerinde değerli ne var
- çocuklara takmak için büyük altın taşıyorum silahım var
- olmaz saatin
- saat olmaz kardeşimin hediyesi
- onu kızın kalbini kırmadan düşünecektin çıkar saati
Muhammed saati çıkarıp Yaşam’a verdi.
- Kaç para bu saat
- 1.5 milyon euro camı 125 kıratlık safir incetilerek yapıldı içinde pırlantalar var kayışı saf platin
- Güzel Nihal pahalı hediyeleri sever dua ette seni affetsin.
Yaşam Nihal’in odasına gitti Nihal yatağın üstünde ağlıyordu
Yaşam
- Niye ağlıyorsun Nihal
- Ya baksana bana ne diyo kırarım kolunu bacağını diyor
- Ya kızım onların normal konuşması böyle bunlar Ankara kabadayısı. Bana da aynısını diyor. Kırarım elini kolunu, öldüreceğim seni, zıkkım iç diyor ben zerre kadar takmıyom o seni kırmak istemedi üzüldüğünü görünce o da üzüldü bak sana hediye yolladı.
Saati çıkardı.
- 50 bin euro değerinde camı safir içinde pırlanta var kayışı platin
- Ya kırmak istemedi diyorsun yani
- Gelsin sarılalım diyor
Salona geçti Muhammed söze girdi Ankara şivesiyle
- Gıdısını aldığım darıldın mı bana
- Çok kırdınız beni Muhammed bey
- Agası darılma bana ben öküzüm böyle güzel bayanlarla hiç konuşmadım hep ayılarla muhatap oluyum gözünün yağını yidiğimin
- Tamam ozaman
Yaşam
- Hadi sarılın barışın
Muhammed Nihal’le tokalaşıp sarıldı Nihal tekrar odasına döndü
Yaşam
- Bir daha benim arkadaşlarımdan birinin kalbini kırarsan bende senin arkadaşlarının kalbini kırarım
- Tamam anladım
Sonra Görkem Ece, Nihal, Deniz, Nurhayat, geldi salonda 11’e kadar sohbet ettiler. Neden sonra onlar yattı Yaşam ve Muhammed sohbete devam ettiler Taki sabah ezanı okunana kadar sonra Muhammed sabah namazını kılıp Salonda bir kanepenin üzerinde yattı. Sabah kahvaltıda Muhammed Yaşam’a
- Ev sahibiniz kim
- Aklından geçeni biliyorum yapma
- Aklımdan ne geçiyormuş
- Daireyi alıp bana hediye edeceksin
- Hayır
- Ne geçiyor peki
- Bütün apartmanı almayı düşünüyorum.
- Yapma
Biraz daha sohbet ettikten sonra gezmek için Bebek sahiline gittiler. Akşam saatlerinde de evlere gitmek üzere ayrıldılar.
Birkaç gün sonra Yaşam Muhammed’in odasında otururken Muhammed 3 kalın dosya ile geldi. Yaşam
- Bunlar ne
- Geçen ayın sigorta bildirgeleri bak bakalım asgari ücretle çalışan var mı?
- Var yada Yok ne değişecek
- Yoksa kolyeyi kabul edeceksin
- Tamam Hodri Meydan
Yaşam Dosyaları incelemeye başladı bir yandan da kendi kendine “2450,2350,2370,6250,3560, diye maaşları okuyordu. Bir ara Hani 1800 liraydı” “Onlar brüt maaş” dedi Muhammed. Gördün mü
- Aha buldum 1420 lira demekki net 1000 lira civarında alıyor
- Muhammed Hanefi Karamahmutoğlu’mu
- Evet
- O hiç çalışmıyor
- Nasıl yani
- O özürlü benim imam hatip ten arkadaşım 98 de başörtüsü olayları sırasında gözaltındayken işkenceye uğradı ve psikiyatrik hastalığa yakalandı ve bende ona hiç çalışmadan maaş ödüyorum ara sıra da ziyaret edip eksiklerini gideririm yani
- Hiç çalışmadan mı
- Evet
- Neden
- Vefa borcu
- Peki böyle başka varmı
- 50 kişiye yakınlar
- Yav senin gibi işveren bulunmaz
- Eee hediyemi kabul edecek misi
- Hayır
- Neden
- Ben pahalı hediye kabul edemem
- Neden
- Çünkü ben devrimciyim
- Öyle olsun bakalım.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.