kadınlar erkekler ve yalanlar..
düşünüyorumda insanı en çok ne yorar diye..
yalan olduğunu bildiği şeyleri doğruymuş gibi dinlemek heralde... yalan olduğunu söyleyememek ayrı bir şey aptal yerine koyulmak ayrı ve bunun doğrusunu bilmek apayrı..
dört koldan savaş sebebi aslında..
kadın dilinde herşeyin ayrı bir anlamı olduğu söylenir ya..güya kadın inanmıyorum derse aslında hadi beni aşka inandır dermiş..
yok öyle bir dünya..
kadın bir kere vazgeçer inanmaktan çünkü..değil aşka inandırmak sonrasında mecnun olsan nafile..
erkekle kadın arasındaki en önemli fark bu galiba
kadın en başından güvenmeye başlar erkek sonradan..erkek güvenmeyi öğrendiğinde kadın çoktan tilki dolaştırmaya başlamıştır kafasında..
geçmiş olsun..
aptal yerine koyduğunuz bir kadından korkun..
öfkesini kazandığınız bir kadından biraz daha korkun..
fakat kalbinde tamir edilmez kırıklar meydana getirdiğiniz bir kadından arkanıza bakmadan kaçın derim ben..
yani bir kadın size birşey soruyorsa doğruyu söyleyin..çünkü o zaten gerçeği biliyordur..