- 144 Okunma
- 2 Yorum
- 4 Beğeni
Yıldızını Bul: Hayatın Karanlıklarında Umudu Keşfetmek
Hayat, öyle anlar sunar ki, zaman adeta durur ve her şeyin önünde bir perde gibi açılır. O an, evrenin size bir mesaj gönderdiğini hissedersiniz. Benim için bu anlar genellikle geceleri, gökyüzüne bakarken başlar. Karanlığın içindeki o parlayan yıldızlar, sanki yalnızca benim için oradalar. Bu küçük ışıklar, içimdeki umudun yeniden doğmasına neden oluyor.
Geçmişte, zor zamanlarımda gökyüzüne bakarak kendime şöyle dedim: “Belki kaderim buradan değişecek.” O anların büyüsü, ruhumdaki sıkıntıları hafifletti. Bir keresinde, hayatımın karmaşası içinde kaybolmuş hissettiğim bir gece, balkona çıkıp yıldızları izlemeye başladım. Yan komşumun küçük kızı, merakla bana el sallayıp “Teyze, yıldızlara mı bakıyorsun?” diye sordu. O saf ve içten sorusu, içimdeki tüm derdi adeta uçurdu. Bir çocukla bu kadar basit bir diyalogda, yıldızların bana fısıldadığını hissettim: “Buradayız, her şey geçecek.” İşte o an, yıldızlara farklı bir gözle baktım. Onlar yalnızca birer cisim değil, bana yol gösteren, umut aşılayan ışıklar olmuştu.
Hayatta çoğu zaman büyük mucizelere ihtiyaç duyduğumuzu sanırız. Ancak, fark ettim ki, küçük anlar bile içimizi aydınlatacak kadar güçlü olabiliyor. Bazen, en karanlık anlarımızda bile umut bulmak için yalnızca içimizdeki ışıltıya sarılmak yeterlidir. Kendimizi kaybettiğimizde bile, hayatta bir çıkış yolu bulmak mümkün. Umut, bazen en beklenmedik yerlerden, en basit olaylardan doğuyor.
Bir başka anımda, içimde büyük bir belirsizlik hissederken, bir dostumdan gelen mesaj beni sarstı. “Her şey yoluna girecek, sabret,” diyordu. Bu cümle, o kadar samimi ve içten gelmişti ki, içimde kocaman bir umut ışığı yaktı. Dostlarımız, en zor zamanlarımızda bile farkında olmadan bize güç verebilir. O an bana hatırlattı ki, hayatın getirdiği zorlayıcı dönemler, geçici ve üstesinden gelinebilir.
Bazen düşünüyorum, “Karanlık olmadan yıldızlar görünmez.” Acılarımız, zor günlerimiz, bazen bizi o kadar çaresiz hissettirir ki, kaybolmuş gibi geliriz. Ama belki de hayatın bize anlatmaya çalıştığı en önemli ders bu: Karanlık bir yolculukta kaybolmak zorunda değiliz. Yıldızlar, en parlak hallerinde bizi bekliyor. Bazen tek yapmamız gereken, başımızı kaldırıp onları fark etmek.
Yaşadığım her şey, bana şunu öğretti: Hayatta bir yıldız bulmak, ona “Bu benim yol göstericim” diyebilmek, en değerli hazine. O yıldızın peşinden gitmek, cesaret ister ama inandığınızda yolunuzu bulursunuz. Zor günlerimde bana umut olan her anı hâlâ hatırlıyorum. Yeri geldiğinde, bir çocuğun masum sözlerinde, yeri geldiğinde bir dostun destekleyici cümlelerinde o yıldızı görüyorum. Bir yıldız, bazen o kadar farklı biçimlerde karşımıza çıkar ki…
Eğer şimdi bir karanlıktan geçiyorsanız, bir yıldız aramaktan asla vazgeçmeyin. Belki bir arkadaşınızla yaptığınız bir sohbette, belki bir kitapta okuduğunuz bir satırda ya da bir çocuğun naif sözlerinde o yıldızı bulacaksınız. Hayatın içindeki bu küçük işaretler, umudu getirir. Unutmayın ki her karanlık gecenin ardından bir sabah gelir. Kendinize “O yıldız benim” diyebilmek cesaret ister; ama ona inandığınızda, yolunuzu bulmak o kadar zor değildir. Yeter ki yıldızınıza bakmayı unutmayın; çünkü kaderiniz belki de o bakışta gizlidir.
Selda İyiekmekci (Erdoğan)
YORUMLAR
Karanlık ?...
Tanımından da bakıldığında ışığı olmadığı bir hayat evreni. Konu açıldığında ilk şiir denemelerime doğru gidiyorum şimdi. İlk ortaokul yılı ve karanlıkta ay ışığını hissederek ilk yazdığım metinlere doğru duygu geçişi. Hayatta var olmak kolay olmuyor. Çocuksu dünyalar geride kalır hep ve büyüdüğünüzde çocukluğunuz hala da etkisi devam eder. Hayatta mucize diye bir şeye inanmam. Savaş ,amansız mücadele ve sonucu olasılık halinde hayalin gerçekleşme süreci. Aslında bizler yeryüzünde varlığıyla sanki önceden bilinmiş bir yaşamla gelmişiz. Ben buna inanmam açıkçası. Mutluluk da öyledir. Umudun gerçekleşmesi de.
İnsanlar çoğu yıkımlarda hem kendilerini harap ederler. Ama kendilerine sormaz, sorgulamazlar nedenleri!
Ben geceleri yaşayan bir nesilden geldim diyebilirim. En sevdiğim zamanlardır. Şehrin kaos sesleri yoktur. Biz ,sokaktaki penceremizin önündeki yansımamız ve karanlığı susturan o sessizlik. Güzel günleri hep geceleri yaşar insan. Çünkü kimsesiz ve yalın haliyle vardır o sessizliğe gömülü odada. En çok hastane ortamı geceleri da güzeldir. O boş koridorlardan tek geçmek gibisi olmaz.İnsanın bu vakitler hayat yıldızına çok şey dilediği gelir. Aslında zamanlaması da mühim değildir. Sayısız dileğin gerçekleşmesi zaten sınır hayat ömrüyle imkansız şeydir. Önemli olan hayatla mutlu olmak. En çok ölüm gibi kavramlar insanın aklına bu vakitler gelir. Bilemediğimiz belki kaybettiklerimiz canlanır zihnimize. Geceyi insan ruhuyla buluşmalıdır diyenlerdenim. Mutlu olmak önemli değil. Bir başkasının acısına ortak olmak, onunla hüzünlenmek de güzeldir.
Benim hayat yıldızım hep mükemmel insan olmaktı. Yaptığım hangi alan ise o alanda saygın olmak. Yazarlık bunun son halkası. Ama yaşanılan coğrafya ve gelişen ama gelişmesi de geriye olan toplumda iyilik üreten insan olmak saflıktır. Kirlenmiş toplum olguları hep güzelliği örter bu ülkede. Ama yine kendi yıldızımızla baş başa ama umut diyarına doğru her gece karanlığından ki yolculuğa...
Emeğinize sağlık. Esenlikler dilerim...
İYİEKMEKÇİ
Ben de sizin gibi gecenin sessizliğinde düşüncelere dalmanın, kaybedilenlere ve umutlara dokunmanın huzurunu buluyorum. Sizin yazınızla, insan ruhunun o derin yolculuğuna bir kez daha tanıklık ettim. Özgünlüğünüz, duygularınızı en yalın haliyle ifade edişiniz gerçekten çok kıymetli.
Bu güzel paylaşım için teşekkür ederim.
Sabahın bu vaktinde yazınızı okumak nasiplerin güzel olanı olsa gerek
Hayatını müspet yön de dolu dolu yaşayan ve de yarım dalyalık ömrünü epeyce zaman önce doldurmuş birisi olarak hâlâ şiir ve yazılarınızla ekmek kadayıfı üstüne konulan kaymak tadını alabiliyorsam :)
Siz şiir ve yazılarınızla her zaman birer yıldız gibisiniz :)
Sirius yıldızı gibisiniz :)
Sirius yıldızı parlaklığı ve güzelliği modunda bir ömür dileklerimle
En kalbi sevgi ve selamlarımla Selda İyiekmekci (Erdoğan)
İYİEKMEKÇİ
Ne güzel bir yorum bu, kelimelerinizdeki samimiyet kalbime dokundu. Sabahın o dingin vaktinde yazılarımı böylesi içtenlikle okumanız ve Sirius yıldızı gibi parlayan bir benzetme ile karşılaşmak benim için büyük bir mutluluk oldu. Yaşanmış bir ömrün, o yarım dalyanın içinden süzülüp gelen tecrübelerle beni böyle onurlandırmanız harika bir his.
Hayat, paylaştıkça güzelleşen bir yolculuk benim için ve yazılarım bu yolculukta birer küçük ışık hüzmesi. Eğer sizlere, ruhunuza dokunabiliyorsam, bu benim için en kıymetli kazanım. Sirius yıldızının parlaklığında bir ömür dileyen güzel temennileriniz için minnettarım. O ışıkla size de kalbimin en derin sevgisiyle selam gönderiyorum.
Sevgi ve ışıkla,