"AKRABA ŞİİRLERİ" isimli şiir 1.3.2018 23:49:23 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir. Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.
Hani yaşarken aşağısındaydım dizlerinizin, Ölünce, yukarısında mıyım omuzlarınızın. Türlü ifade yüzlerinizde, çeşit çeşit bakışlar, Manasını okuyamıyorum o gözlerinizin…
Doymazdınız gıybete, ortaya fesat katardınız. Durmazdınız, küçük çıkarlara beni satardınız. Ben ki, yine caymamış size yüreğimi vermiştim, Siz ise, hala onun üstüne toprak atardınız…
Hani ben sağ iken,bakmazdınız gözümün yaşına. Soruyorum, şimdi ne diye toplandınız başıma. Kim bilir, belki de sadece usul yerine gelsin, Belki de maksadınız; seyretmektir mezar taşıma…
Açılsın artık gözleriniz, madem ki ben perdeyim. Siz rahatlayın artık, toprağın altında, yerdeyim… Bir ömür ayak altında, bu gün omuzlarınızda, Cevap verin şu bana, Allah aşkına ben nerdeyim?...
Tanınmam da çok gördüm, senin o payını, Hiç satmazmışsın emmini, dayını, Sen içmezmişsin önüne gelenin çayını,
Bu manayı torunlarına sor be Memik Ağa, Kalk ta torunların halini gör be Memik Ağa…
19 Eylül 2006 - K.Sinan/B.Evler/İst
- 2 -
Kıymet bilmezler, sahip olsam da her ilime, Neler sayarım ben, engel olmasam dilime, El alem gülüyor,bunlar içindeki halime,
Bunlar yaktı beni,yüreğim kor be Memik Ağa, Kalk ta bu Nafiz’in halini gör be Memik Ağa.
Açlığa razıyım, onlardan istemem bir teleme, Bunlardan adam mı olur, kalbur altı eleme, Acıma halime anam, hiç arkamdan meleme,
Bir düştüm, yakam ellerinden zar be Memik Ağa, Kalk ta Nafiz’in halini gör be Memik Ağa…
Bak şu torunlardan oluşan bir sürü zalime, Bunlara bulamıyorum söylenecek kelime, Artık kırılmaz bir değnek verseler şu elime,
Alevlendirdiler, her yerim nar be Memik Ağa, Kalk ta şu Nafiz’in halini gör be Memik Ağa…
Büyürler, büyüyenin çoğu bana dert olurlar, El alemin bindiği omuz olur, sırt olurlar, Bana gelince acayip erkek! ve mert! olurlar,
Kalk ta şu torunlarına bi gir be Memik Ağa, Bak ta şu Nafiz’in halini gör be Memik Ağa…
Oğlunun düşmanlar almış her yanını çok darda, Ya ahmak ya alçak sarmış etrafını çok zorda, Bana yol göster babam, seni yatırmam mezarda,
Kalk ta şu torunlarının halini sor be Memik Ağa, Bak ta şu Nafiz’in halini gör be Memik Ağa…
’Batur Nafiz Tançağlar’ Nafi Çağlar Hacıömerli 9 Ocak 2007-Kocasinan /Bahçelievler/İstanbul
* Kiya ; Osmanlı döneminde yerel yönetici anlamında kullanılan bu deyim, günümüzde de bu anlamını korumakla birlikte Gaziantep başta olmak üzere Kilis’te ve Kahramanmaraş’ın güney ve doğu bölgelerinde muhtar yerine kullanılmaktadır.
BENİM DURUŞUM
Duruşu Olmayanlara...
Bulamazsınız etrafınızda, benim duruşum gibi, Göremezsiniz çevrenizde, benim oturuşum gibi, Duruş, oturuş ve adamca yaşamak harsımdır benim, Sizin basit değerleriniz de, benim kuruşum gibi…
’Batur Nafiz Tançağlar’ Nafi Çağlar Hacıömerli 15 Eylül 2008-Kocasinan Bahçelievler/ İstanbul
YÜZ ÇEVİRMİŞ AKRABALARIM
Akrabaların ettiği işi duydunuz mu? Yine bana yüz çevirmişler bu bayramda… Elinizi o vicdanınıza koydunuz mu? Yine bana yüz çevirmişler bu bayramda…
Akrabaların gittiği yolu gördünüz mü? Bana niye yaptıklarını hiç sordunuz mu? Biriniz çıkıp karşılarına durdunuz mu? Yine bana yüz çevirmişler ramazanda…
Akrabaların ettiklerini bildiniz mi? Damla damla akan göz yaşımı sildiniz mi? Aç kaldıkça, önüme bir ekmek dildiniz mi? Yine yüz çevirmişler bayramda, şu kurbanda…
Akrabalar! ettiklerinizle kaldınız mı? Beni tutup yerlerden yerlere çaldınız mı? Şu ömrümden nice yıllarımı aldınız mı? Yine yüz çevirmişler, boynum ipte, urganda…
Başım garbiye, yönüm kabeye döndürdünüz mü ? Bir fatiha ile ateşim söndürdünüz mü ? Misafirlerim ağırlayıp, gönderdiniz mi ? Artık hökmüm kalmadı, ne su da ne ayran da…
Yaşarken, bir acı mı olsun, dindirdiniz mi ? Bedenimi derin çukura indirdiniz mi ? Yaptıklarınız içinize sindirdiniz mi ? Sustum artık, beni döven de bir, kayıran da…
Yaşarken, çorbama bir tutam tuz kattınız mı ? Haberim alınca çok rahat yattınız mı ? Üzerime topraklar, çakıllar attınız mı ? Yatarım artık burda, şu öşürde kayranda…
Varlığımda, bir vurup, bir çekip ittiniz mi ? Sela duyunca, sevindiniz mi, bittiniz mi ? Beni çukurda, darda bırakıp gittiniz mi ? Gayri gözlerim, bir dua da, söz buyuran da…
Ayak uyduramadılar bu asra, yeni çağa, Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa... Terk eylediler ağalığı da döndüler uşağa, Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa…
Başkaları, bitirdiler mallarını sağa sağa, Dahası, bunlarda başladı onlara yağa, Hey babam! Sonunda beni de düşürdüler dağa, Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa…
Sen ki; dik durur, hep hempalardın öz soyunu, Sen gitsen de lakin, hala kazanlar var kuyunu, Bunlar gafil, ben de bozamıyorum oyunu, Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa…
Ortalık; çok sinsi ve haset akraba dolu, Bataklık olmuş oğullarının sağı-solu, Yok mudur bu uçurumdan kurtulmanın yolu, Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa…
Dost tuttukları; ödlek, korkak birer tavuk, Kimisi aşağılık, kimisi ** ve de lavuk, Bunlar, onlara bile olmuş dalkavuk, Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa…
Çevrelerini sarmış, alçak, hain ve de nankör, Birine yapılana diğerinin gözleri kör, Yılmadan çabalayan Nafiz’in halini bir gör, Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa…
Memik Kiya* da derlerdi sana hey Memik Ağa, Pabuç bırakmazdın namerde, soysuza, yavşağa, Uyan da bir bak, senden doğan bu sefil uşağa, Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa…
Sana; Hasan oğlu erkek Memik Ağa derlerdi, Toplumda lafını bozamaz, lafını yerlerdi, Dost tuttukların namert değil, er oğlu erlerdi, Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa…
Sefil oğulların mecliste laf yer oldular, Senin azaplarına ağam, paşam der oldular, Her biri bir kansızın peşinden gider oldular, Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa…
Kurtlar öldü, kocadı, ortalık dolu çakallar, Şimdilerde her oğlun, bir ite, soysuza kullar, Hele torunların desem…Yenir gider akıllar, Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa…
Söyle babam, senin ruhun ölü mü diri midir? Yanındakiler, Zöhreler mi, yoksa huri midir? Oğullarının bazıları dölünün kiri midir? Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa…
Ben senden töreme; erkek oğlu erkek Nafi’yim, Bıraktığın soyunu, sopunu hep müdafiyim, Merak etme sen, ben bu aymazlara kafiyim, Kalk ta Nafi’nin erliğini gör be Memik Ağa, Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa…
’Batur Nafiz Tançağlar’ Nafi Çağlar Hacıömerli 19 Eylül 2006-Kocasinan/Bahçelievler/İst
Sattılar mülkünü hep, aynı zamanda vatanı, Baş tacı ettiler, güzelim vatanı satanı, Bir gün gelirler şu karşıma, utanı utanı, Kalk ta, oğulların halini gör be Memik Ağa...
’Batur Nafiz Tançağlar’ Nafi Çağlar Hacıömerli 5 Ekim 2012 Pt. Çobançeşme/Bahçelievler/İst