"TOMRİS" isimli şiir 11.10.2024 12:31:28 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir. Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.
Bir kez tutuşsa ellerimiz Arşın gölgesi altında Sular sakinleşir, Gülüşün takılır sol yanıma Bir bahar vakti gelip çattığında Göğsümden uçup gider, Amin kuşları
Çakıl taşlarıyla vurdular Kalbimin sahibini, Sol yanımda çırpınıp duran Hümâ kuşlarını Bir gece yarısı dinlemeden vurdular; Attılar bir köşeye ruhumdaki seni, Senden geriye kalan fırtınaların sessizliğini Dinlerim her gece, bir umut diye
Gizimde kayıp bir yalnızlık hissi, Belirir ölüm eşiğime vardığı vakit Ruhumun minderine yasla beni...
Tomris! İçimde, en derin de ince bir sızı Her geçen gün yakıyor yüreğimi Nefesim daralıyor, sensizliğin izdüşümün de...
Ruhumda kokan Yusuf dışlanmışlığıyla Hapsettin beni Züleyhâ'nın zindanında Hakaret dolu sözlerinle İdam sehpasına çıkardın sol yanımı, Hakaretin dalga dalga vurdu Sol yanımın sahiline, Sahilde ölü bir adam bıraktın geriye.
Yüreğimde kor ataşlara sebep olan Sevdam olmasaydı, Zincirlerdin sen kokan bütün hayallerimi Alacası kanla yıkanmış âlemde...
Karanlıktan turuncuya dönüşen kainatın Amin kuşlarını görürüm önce, Gözlerinin değdiği her şehirde Kokunun yayıldığı Gazze'de, Göz bebeklerinin al karasında görürüm Bu sevda yakar ikimizi, Cihan küle döner sözlerinin tesiriyle.
Ama bakamam gözlerinin sülfürüne, Ölür giderim uçmayı başaramadığım Kanatlarımı kesip savurduğun, Yıktığın aşkın köprüsünden Azat olup gidemem, Hür bırak ruhumun sen kokan bu şehrini.
Tomris! Bir gölgeyi sevmek nedir bilemezsin, Ruhumun nar kokan hatıralarında Şehrim olmayan şehri, Aramak nedir bilemezsin...
Pamuk ipliğinden yapılmış göğüs kafesim Sen gidince yırtıldı, Tenimin gül kokulu düğmeleri söküldü Zümrüdüanka kuşları havalandı içinden, Ölüm senin kılığında yanaştı yanıma İnceldi göz bebeklerim Ve en sonunda intihar etti.
Menekşe kokan yağmurlar vardı Şehrin ortasında, Her cemre düştüğünde avuçlarıma Kan gelirdi, kalbimden avucuma...
Gülüşlerinin değdiği bu kâinatta Alnından dökülen cemreler hayat veriyordu ruhuma; Ruhumun ince yarası olduğunda Nefesimi kesmeye yemin etmişti cümle âlem...
Mahşer güllerinin kızıl buhranında Önce kırıldı sol yanım, Zamanın asi alacalarına dayanamayan Aşk, Sonradan yenik düştü Her kırmızı aşk değildir, Aşkın rengi kırmızı da değildir.
Aşktan yoksun kalan sabahlar da Kazınsa beynimin her hücresine, İsmin, gülüşlerin, sen kokan bu şehir Bir tümör misali işgal etse Tüm bedenimi, Ardından Gülse gözlerinin kaderi olan gözlerimde...
Elif - Lâ kokusu sindi artık sol yanıma Ufuktan haber getirse de melekler, Özlenen vatan toprağıdır, Özlenen ayak bastığın tüm topraklardır...
Kurdun otağını yazgıma, Gülüşünde hazanın muştusu Kalbimde parmak izlerin oluştuğunda Erişecektik, Yüreğimizin durduğu yerde Birbirimize Sonra Mai bir aşk doğacaktı Gebe kalan bu şehrin zelzelenişlerinde...