"USSS'LU ŞİİR (14)" isimli şiir 4.5.2020 16:09:02 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir. Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.
Tek siz mi kaybettiniz Selin kardeşinizi Gökçek ve Koçak kardeşlerim, ya benim kaybettiklerim? Alınca sizleri ölüm üzülecek o gün yine benim!
Bu mu, illa-da-birini sevindirmek için Dava Orucu’ndan dönmemek? Bumu İnatla-inançla yaşamak varken ölmek eni-konu?
Bakın ben yalnızca “Dava Orucu” dedim, ölüme dil bile değdirmedim, davanız bu ise dönmeyin sakın! Kardeşlerim; [ italik ]„Yaşamak şakaya gelmez, büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın bir sincap gibi mesela, yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden, yani bütün işin gücün yaşamak olacak.
Yaşamayı ciddiye alacaksın, yani o derecede, öylesine ki, mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda, yahut kocaman gözlüklerin, beyaz gömleğinle bir laboratuvarda insanlar için ölebileceksin, hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için, hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken, hem de en güzel en gerçek şeyin yaşamak olduğunu bildiğin halde.
Yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı, yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin, hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil, ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için, yaşamak yanı ağır bastığından."[ /italik ] Son ışık sönmeden, son nefes verilmeden, son-bir-kez daha iyice düşünelim; “İçeceğim su gibi, yiyeceğim ekmek yaşamımdır benim!” diyerek gelin birlikte tadalım bu şöleni. Eğer “Ölüm” ise dava; Daha, bir daha, bir defa daha meseleyi Nazımca irdeleyelim kardeşlerim.
(*) Üstad Nazım Hikmet’in 1947 yılında yazdığı YAŞAMAYA DAİR şiiri.
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.