"Müphem" isimli şiir 1.9.2019 16:23:13 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir. Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.
her mutluluğun acı bir bedeli var kavraması zor, başa gelmesi kolay kahkahaların kalktığı yere oturur hüzün göz açıp kapayana dek bir soluk aralığında geçer ömür
kaderin üstündeki kader ağını örerken her şey birbirini takip eden lokomotif gibidir gülmeyi ağlamaktan ayrı düşünürsem ahmaklık olur hayat sahnesinin altın kuralı bu mutluluğun kalktığı koltuğa daima mutsuzluk oturur
ve her rüyanın sonunda olduğu gibi uyanmanın verdiği o boşluk doğar göğsün kafesine sandıklanır duygular kilidi sahibine münhal dil söylediğinden daha fazla her insan yediğinden çok o kekre duyguyu yutar
mutluluk yelesi yelde havalanırken mutsuzluğun kavramı baş gösterir her aşık sevdiğinden önce zevk sonra vebalinden maruz görünmeyi ister lakin... yağmurun kaldırdığı toprak kokusu gibi her gözyaşı acıyı daha da keskinleştirir
geleceğinden rol çalarken menfi geçmişi artist olma hayali kuran genç kızın ümidi dudağının güvez kıvrımıyla dökülür aynalara saçlarının saçağından omuzuna düşer gerçekler odanın tavan boşluğundan içinin koridoruna upuzun voltalar atar hayalleri beyaz atlı prensini beklerken
sonra... bir annenin yüzündeki... o müphem hal belirir kapıdan endişeler şarjörünü sürer mazgalından gençlik diyerek omuzundan kırılır çaresizliği geçer gözlerinin yamacından düşünceler içinde gem vurur lisanına
her sabah gün aralığına düşerken aydınlık gözlerimin kadranında boyanır gökyüzüm göğü sağıtan, güneşi yamayan bulut su ver ümidimin kıraç toprağına