Web Zaman Damgası

sardunya mavisi buğular taşıyan tana gidiyorum

[ italik ]


*


gökyüzü ninniler fısıldıyor şimdi
uykuya kanmak , uyuduğunu unutmak vaktidir şimdi
azade teşrinlerde ses benim sesim değil
desenli rüyalar görüyorum adres benim adresim değil
ritimli nabızların en ince hummasına gidiyorum



rüyalar baharlar büyütüyor
ruh suskunluğu mayalıyor
sahillere adanmış lodoslar ağlıyor biçim biçim
bir damlada gizlenen ummana gidiyorum



sözün fayda etmeyeceği en kritik yerlere
sesin cevap vermeyeceği en heyecanlı anlara
tüm garları, istasyonları cebime koyup
içinden gri renkleri çalınmış saatlere gidiyorum



*



her düşüş bir uçurum her yıldız bir gece
sessizlik en kılcal damarlarda eriyip akacak kadar
gecenin ucuna vuran kutsal sislere gidiyorum



en ziyade kırmızıdan alevleniyor ümidin rengi
kiraz bahçesine dökülüyor serçe kuşları yığınlarca
sardunya mavisi buğular taşıyan tana gidiyorum



rüya görmek uykuyu uyutmak vaktidir şimdi
içinde mahpus olunan zarı yırtmak vaktidir şimdi
gelişleri, gidişleri, düşüşleri, kalkışları yeniden yaşamak vaktidir şimdi
günü ağarmayacak mekana gidiyorum



*

redfer

[ /italik ]