Web Zaman Damgası

AH BE FELEK...

İkramına doydum felek ben senin…
Yorgunu yokuşa, sürüyorsun ya!
Yanmasın derken canı kimsenin;
Sen beni, sırtımdan vuruyorsun ya!

Ben her gün bir çıkış yolu ararken!
Geleceğe dönük, hayal kurarken…
Felek, sana doğru yolu sorarken;
Sen de tutmuş, bana soruyorsun ya!

Allah için, dön de etrafa bir bak!
Dallarda kalmış mı sallanan yaprak?
Elbet hepimizin, sonumuz toprak;
Her gün dallarımı kırıyorsun ya!

Sessizce varırken, beklenen sona!
Doğru yoldan götür, diyordum sana…
Nara giden değil, bir anlasana!
Yolları şeytana, kuruyorsun ya!

Âlemin narından bıktım, usandım!
Ey felek, dünya da yandıkça yandım!
Ahretin cenneti, daha bol sandım;
Sen postu, Tamu’ya seriyorsun ya!

Ne kötülük ettim bilmem ki derken!
Başa ne gelirse, hep Hamd ederken…
Bir yanlışım varsa uyarsan erken;
Sen hep makaraya, sarıyorsun ya!

Yok, yok felek, sen git kendi işine!
Ben bıraktım canı hep gidişine…
Tüm her şeyin yalan, baktım fişine;
Sen beni nafile yoruyorsun ya!

Karaman-2017/08

Halil Şakir Taşçıoğlu

ÜSTATLARDAN:

sen mi icat ettin acı kederi
sen mi reva gördün böyle kaderi
yakıp yıkasım var bastığın yeri
neden bizi hakir görüyorsun ya!.....................................................................ahmet örnek

Her işin yorgunu, yokuşa sarmak
Engeller çıkartmak, tuzaklar kurmak
Yetmiyormuş gibi, sırtından vurmak
Kadere her gün ağ, örüyorsun ya

Daha genç yaşımda ağarttın saçım
Söyle hele benim, ne idi suçum
Bir güzel yüzünden, yanıyor içim
Ne hale gelmişim, görüyorsun ya...................................................................Aşık Lüzumsuz