Ve o günden sonra Erzurum'u hep yıkılmış bilirim
Şerden bir daire çizdin,parmak uçlarınla gecenin zifirine
İçinde lal bir feryat susturdun insafsızca Koca Palandöken’i dinamitledin kökünden Erzurum’u bir Çarşamba akşamında bıraktın Yıkık ve harabe bir şekilde Bir Ada’m dağıldı o gün ortasında bu şehrin Boynu bükük kaldı gardan giden bir trenin,ardında baktıkça Yığıldı etten bedeni beton levhalar gibi rayların içine Çarmağa gerdi yüreğideki sahipsizliği Hüviyeti silindi kendi nüfus hanesinde Bir Ada’m yıkıldı o gün ortasına bu şehirin Dili genzine kaçmış Çarşamba ayinleri içerisinde Gözünü kör sakındığı ağarmış şafağına bu melanet meskenin Isırılmış vampir yarası yeşerdi yüreğinin orta yerinde Her gün sızlar yarası kendini ısırır kanar içerisinde Bir Ada’m öldü o gün ortasında bu şehrin Yayıldı naaşı kadırım taşlarından yapılan beton musalaya Gömüldü kendisine ters inançlar eşliğinde yüreğindeki mezarlığa Bir Çarşamba akşamı ayinleri ile anıldı anlamsızca Yüreğindeki mahşerde yandı Kıyametler kopardı kendi içerisinde Ve o günden sonra Erzurum’u hep yıkılmış bilirim Harabe sokakları sen kalan sancıları süpürüyor Karanlık arş’ını sağırıyor sen bağıran çığlıkları Dilim,dilim azap yarıyor sen inlediği göğü Rengini kızıla boyamış yağmurları Kanlı kanlı yağıyor ayak diplerine Bir Ada’mın Mehmet Kılıçel |
Gönlü dolduran şairlerin duyguları coşmakta.
Beğendim…
....................................... Saygı ve Selamlar...