TESETTÜR BU MU?Anlamamışız dini, oysa çok günah vardı... Hepsi türbansızlıksa, biz boş yere korkmuşuz! Eskiden tüm hocalar, ne günahlar sayardı! Meğer biz bu konuda, ilkokuldan terkmişiz... Ayağında sandalet, kot pantolon ve bluz… Allah var başı örtük, türban üstünde gözlük! Kafada tam bir topuz, kaşlar cılız mı cılız! Tesettür arıyorum, elimde büyük sözlük... Bizim hoca derdi ki: “Kadının tek parmağı Görünse tüm hanenin, bet/bereketi kalmaz!” Görseydi o rahmetli, ojelenmiş tırnağı; Sanırım bu havadan, bir nefes bile almaz! İşin tüm cılkı çıktı, eşarp, türban olunca… Sesi bile mahremken, doldu kızlar podyuma! Veliler saç baş yoldu, sahnelere dolunca; Şimdi erkeklerimiz girdi sanatoryuma... Türbanın icadıyla, israf haramdan çıktı... Yalan, rüşvet ve gıybet, oldu kökten mübarek! Asrın tesettür tarzı, İslamiyet’i yıktı! Böyle fetvalar varken, ter dökmeye ne gerek... Gelin, şu işi baştan doğru, dürüst yapalım! Ne eski hoca olsun, ne şimdiki şıhımız... Bırakıp totemleri, bir Allah’a tapalım! Günahtan kurtulalım tüm çıkmadan mıhımız... Antalya-2016/02 Sanatoryum: Verem hastalarının bakıldığı hastane… Mahrem: Dinen ve şer’an müsaade olunmayan… Mıh: büyük çivi, nal çivisi… Halil Şakir Taşçıoğlu |