DEDİN DE GELMEDİN
Aşk dağına çıkan güzel, hani bu gün dönecektin
Mor dağların eteğinde, bekle dedin de gelmedin Al kanatlı anka olup, gelip gül’e, konacaktın Yalnızlıklar limanını, yokla dedin de gelmedin Masal diyarında saray, sırçadan bir köşkün vardı Kış ve soğuk uğramazdı, bütün zamanlar bahardı Gözlerinse bir ummandı, seven yürek bahtiyardı Veriyorken bergüzarı, sakla dedin de gelmedin Güzel günler çok yakında, ben yarından umutluyum Aynalarla barışığım, hele görsen ne tatlıyım Tatildeyim kaplıca da, huzurluyum ve mutluyum Aylarına, birkaç günü, ekle dedin de gelmedin Sarmaşık gülünde bülbül, tatlı nağmeyle şakıyor Bir Polyana olmuş san ki, ne güzel şiir okuyor Lavanta çiçeği açmış, leyl-i gül gibi kokuyor Beni mest eden havayı, kokla dedin de gelmedin Sessiz akan dev ırmaklar, büyüleyen şelaleler On dördünde san ki o ay, çevresindeyse haleler Nehir kıyıları özel, menekşe, sümbül, laleler Açarım gönül kapımı, tıkla dedin de gelmedin Ey gülşenin nazlı gülü, gök kuşağı gülüşlerin Dilerim ki yüce Mevlâ’m, gerçek eylesin düşlerin Bayram etsin tebessümle, dudakların ve dişlerin Elem, keder, hüzünleri, hakla dedin de gelmedin Bu Lüzumsuz uslanmadı, dile gelenleri yazdı Oysa yürek de dolanan, birer alev, ateş, közdü Masal diyarın dolaştı, hayal âlemin de gezdi Sözlerimi bir şiirle, şıkla dedin de gelmedin Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ LEYL-İ GÜL: Siyah gül |
On dördünde san ki o ay, çevresindeyse haleler
Nehir kıyıları özel, menekşe, sümbül, laleler
Açarım gönül kapımı, tıkla dedin de gelmedin
Yüreğinize kaleminize sağlık hocam ilhamınız bol olsun saygılarımı ve selamlarımı sunarım çok güzel bir eserdi yürek sesiniz daim olsun...