Her Şeyin Bir Zamanı Var
Yaşarken ölüme sürüklediler beni.
Ölüme alışmışken yaşamaya sürüklediler beni. Neye alışsam elimden almak için yarış halindeydiler. Artık olanlara alıştım. Bu da bana yetmiyor... Kor alevlerin bile yakamadığı bir vicdansızlık. Hep arkamdan vurmalar kol gezdi. Uslanmaz bir arsızlık. Önüne ne geldiyse ezdi geçti. Sıra umuduma gelmişti ki; Gün bitiyordu. Yüzüme gülüp arkamdan sövüp saymalar. Ardı arkası kesilmeyen kurşun sesleri gibi. Ne zaman dinerse bu zulmet işte o zaman diner. Yargısız infazlarım... Güneş batıp ay doğuyorken. Arafta kalıyordum. Ne ölmeyi becerebildim. Ne de kalıp mücadele etmeyi. Ben yalnızca kendimi suçlamayı bildim. Her günü kendime zehir etmeyi. Tam ölecekken sabır tutup da yakamdan silkeledi. Ve usulca fısılda dı kulağıma; Her şeyin bir zamanı var... |