YAŞAMIN GETİRDİKLERİ
uzun bir zamandanberi
farkına varmadan o kadar ınanmış..alışmışım ki sana bir mikroskop altında kanımı incelediğim de bile gerçeklerin tekrar tekrar tekrar çogaldıgını görmekteyim olmasaydı senin bal kovanların bal arıların ne de sanat müzelerinden seçilmiş matısse ve pıcassonun resimleri basılı bayram kutlama gönderilerin ne polis sirenleri ne tarih kiştapları ne de tutuldugum üçüncü derece lenf kanseri ne teselli edebilirdi beni ne de avutabilirdi hatta arkadasımın hastahaneye götürülürken yolda ölmesi degil taksi şöförünün ücret konusunda ısrar etmemesi en fazla şaşırttı beni neler söyleyebilirim ki, sana bu gerçekler karşısında ey acımasız canavar mı diyeyim neden beni bu kadar ihmal ttin mi diyeyim ve isyan edeyim artık karşında açıkca ve korkmadan konuşabilirim geçirdiğim tecrübeler çok şey ögretti bana artık daha erkeksiyim daha da çok düşünüyorum kendimi ve daha kıskanç ve korkagım bugün ılık meltemler bile üşütüyor beni gökyüzü daha mavimsi grilerle ve mavimsi aklarla kaplı..soguk masmavi degil kalbim bşile hala senin aglareına takılı ve ruhum da hapsolmuş zamanın çaglayanlarına..ıslanmakta ve şimdi öldürülen polis şefinin cenaze yürüşüne katılanlar bir fırının önünden geçmekte ve fırından yayılan taze ekmek kokuları isteseler de istemeseler de ellerinde olmadan yas tutaların agızlarını sulandırmakta yaşamın getirdşikleri ve getirecekleri tören yürüyüşü için hazırlanmakta yetim kalan çocuk babasının telsiziyle tabutta giden babasıyla BAba baba DİYE KONUŞMAYA ÇALIŞMAKTA YÜCE YARADANIN GÖZETİMİNDE HER ŞEYE RAGMEN YAŞAM DEVAM ETMEKTE |