satır aralarında ölürken atlar
ve bir albatros bir rüyayı ikiye böler
kimsesizliğinde bir hiç kalp öylece bakar el işaretleriyle bir pandomim... görünmez aynaya düşer alkışlıyorum dudaklarından şimdi o sokaktan geçmeyeceğinden eminim geçmesen de geçiyor bir şeyler mesela zaman satır aralarında büyürken otlar karıncaları ve kuşları severim ben karıncalar yürür kuşlar uçar fazlası var mı yürümek ve uçmak bildiğim kadarıyla yok bilmediğim kadarını bilemem kocaman açılmış gözbebekleriyle bir kül düşer tırnağıma keserim sonra tekrar uzamaya başlar iri iri yalınayak ve bir yalan arafa uzanır satır aralarında uyurken yılanlar can kırıkları doluyordu boşluklara daha bir acıyordu gün ışığı küfretmek istiyordum kılıç kesiklerine bu yüzden kendimi bırakıp bilinmeyen bir şehre hiç kimseden devam ederek atlıyordum çağı her neyse kendim dünya kötü bir yer biliyorsun bazen unutuyorum bunu -seninle- bundan bahsediyorum aslında tam olarak bundan çekiştirilen gözlerinin iki yakasından üç kara parçası toprağından -bana ne bundan- -çelişiyorum- tam olarak gökyüzünü özlemiyordum satır aralarında uçarken kuşlar şarkılara inanmamıştım aslında kaplumbağalara inandığım kadar bu yüzden korkmadım yüzüme yüzüme yürüyen yakışıklı aksak ölümden şimdi üzüldüğün hangi kevgirin deliğiyse hangi çalının çıbanıysa avuçlarıma bırak püfff ve çimenlerde mutlu çiçekler açar satır aralarında ölürken atlar atlar ölmese de olurdu... |
Sevdadan aşk, aşktan şiir doğar..
Beğendim...
....................................... Saygı ve Selamlar...