Kullar Kul Olsa…. Hiç diyar-ı İslam, inler mi yasla? Hakkın nazarında, kullar kul olsa… Geriler mi hayır, şerre kıyasla? Semâya açılan, eller el olsa… . Vurunca ”müminin” şirki, riyası, Karardı İslam’ın şavkı, ziyası. Hakikat olurdu, huzur rüyası, Müslüman geçinen, iller il olsa... Takılır maskeler, oyuna göre, Yalan-dolan gırla, göz göre göre. Varırdık herhâlde, makûl bir yere. Yıllardır tutulan, yollar yol olsa... . Gürültü karıştı, ilâhi sese, Işık vermez oldu, mektep medrese. Uğrardı merhamet, bizim adrese, O’nu talep eden, diller dil olsa… . Kimin umurunda, Hakkın rızası, Dünyalının derdi, mal-mülk nizası. Baharla biterdi, kışın ezası, Dilek ağacında, dallar dal olsa… . Hoşgörü kısıtlı, sevgiler sahte, Yergiler kasıtlı, övgüler sahte. Dil konuşur sahte, yüz güler sahte, Böyle mi olurdu, hâller hâl olsa… . İnsan sevgi eker, sevgi biçerdi, Aşka susayanlar, sevgi içerdi, Özlem bağlarında, vuslat açardı, Gözlerden dökülen, seller sel olsa… . Alınan nefesin tadı olurdu, Gönülde muhabbet odu olurdu, Gidenin geride adı kalırdı, Ömür diye geçen, yıllar yıl olsa… . Veli BOSTANCI |