SADECE BİR DAMLA!kapıyı kaparım pencereden pencereyi kaparım bacadan girer noel baba desem sakalı yok kaygısız saygısız say say bitmez belli ki arpası çok gelmiş sırtı pek karnı tok duymadın mı hiç sevilmez hiç çat kapı gelen iadei ziyaret de değil amacı ısırır diye korkar çoluk çocuk kapısına uğramaz kendini bilen davet edildiğin yere erinme çağrılmadığın yere görünme duymadınsa aç kulağını dinle boş boş konuşup öğünme hay dilim kopaydı diye dövünme misafire saygıdandır hoş geldin demek gerçi hoş gelseydin elinde gül olurdu aynaya baksan görürsün şebek maske az gelir artık aştın iyice kendini taksaydın yüzüne kocaman bir elek söyle bakayım ne demek iti an çomağı hazırla de git elini yüzünü yıka arap bacıya dönmüşsün bacadan inen dümbelek DEĞERİNİ BILMEK VE BİLENLERLE OLMAK.... Baba oğluna, bu saati deden vermişti. 200 yıllık bir saat, sokağın başındaki saatçiye bir sor bakalım kaç para eder. Oğlu gider ve sorar, saatçi 5 lira değer biçmiştir. Bu kez baba oğluna arka sokaktaki nalbura sormasını ister. Nalbur da 5 lira değer biçer. Baba bu kez antikacıya sormasını ister. Antikacı 5.000 lira değer biçmiştir. Baba oğluna şunları söyler: -Doğru olmayan bir yerdeysen ve kendini değerli hissetmiyorsan buna üzülme Senin değerini kim biliyor ve seni kim takdir ediyorsa orası senin için doğru yerdir. Senin için doğru olmayan yerde kalma! Ama önce kendi değerini kendin bil! kuruyan dudaklarınız kızgın kumda yanan ayaklarınız tepede kızgın güneş bir damla yeter bir damla su bir damla düşer ferahlarsınız küsmüş yüreğe bazen bir damla em olur gülümsetir kilitli dudakları ve kimi zaman bir damla aşktır bunun adı kurtarır ya cehennemden kevseri doldurur bazen korkuyla açılan günahkar ellere bir damla umut cennete ulaştırır sizi o rahmet deryasından bir damla hu der diliniz yüceltir ruhunuzu uçsuz bucaksız semalara bir damla olur düşersiniz bir gün bir damla rahmet düşer sizinle ve sarılırsınız toprağa |
Kalemin susmasın
____________________Selamlar