Son sigaramı bakışlarınla söndürmeden dinleSen ıslak bir martısın Ama ben rutubeti eylül kokusunda alırım sadece Ege’ye bulutlu gözlerle bakarken Kaybettim kimliğimi Toprak benim gibi kokar, Ben toprağa koyarım başımı Yağmurlar taşırım omuzlarımda Yalnızca pencerene çarpan Şımarık bir mevsimin karnı burnunda cemresi gibi sevmişsem seni Son sigaramı bakışlarınla söndürmeden dinle Annem, yıldızlarla örterdi üstümü Yeşil bir parka ile kundakladığı günlerden beri Sokaklarımızda kurşun seslerinden yanık türküler eksik olmazdı hiç Gönlümün yüzü kızarır, Yumruklardı bütün zaaflarını Şuh Kahkahalara öfkeyle bakan serseri bir çocuktum işte, Anlıyor musun ? Çok şey olamadan Birazcık gülümseyebilirim sana Bu şehirde sevgiliye alınan masum bir demet çiçek bile saklanarak götürülürken, Taşlanmaya razı sevmişim seni Her gece kısacık saçlarını uyuturum koynumda Ay ışığına el uzatarak ağlarım Kar diz boyu yağar ama, Sen hala çok ıslak uçarsın Meraklanmasın gökkuşağı gözlerin Başının çaresine bakar bu serseri çocuk Annem gibi tembihleme, Sırtımı ılıman kokuna yaslamışken Hiç bir şımarık kurşun öldürmez beni Paltomun içinde ağla sevgilim Yoksa, gözyaşlarında hüzün sarkıtları oluşur bu karanlık şehirde Buz tutmadan ışıyamayız Uytun ...... ( Ömer Töme ) |
Kutluyor saygılar sunuyorum.