Kapının Eşiğine Yüreğimi Koydum Yar
Gül bahçesi farksızdır, kızıl ateş bağından,
Kurtulmak mümkün değil çelik kader ağından… Hayalimde kaç zaman,vuslatını kurdum yar! Ahımın zerresini ektim, bir kılıç biçtim. Karanlığın suyunu, kafatasından içtim. Edeple huzuruna,işte geldim durdum yar! Tüm dağları dağladım, yaktım okyanusları. Savaştım şeytanlarla, kırdım tüm fanusları. Bilmem şu ana kadar,niçin uyudum ey yar? Aşkınla alevlenip kavrulurken yargılar, Yanar inkârcı akıl tükenir tüm sorgular. ‘Acaba’, ‘Niçin’leri,Gayyaya uçurdum yar! Maddeyi manayı sevdam ile yoğurdum. Baş kaldırdım eşyaya, arzuları savurdum. Hicranını ruhuma,pranga vurdum ey yar! Pörsümüş sevdaları, toptan çöpe kürüdüm. İçimdeki volkanla, döndüm sana yürüdüm. Kapının eşiğine,yüreğimi koydum yar! |