Sensizlik Yorgun Ömür Törpüsü/ Selahattin YETGİNDizginlenemeyen yağmaların kentlerinde yürüyorum Kabuğundan ayrılmış mevsimlerin çatılarında duman Bir tutam sorgunun kıymığı yüreğimde, acıyor içim Karanlık sulara değen yosunlu küreklerce çaresizim Su harladıkça yangını, mavi bir masal demlenir tende Kırık dökük öykülerin dergâhında mevsimler tükenir Küçücük bir gülüşün sınama nöbetine sarılır masallar Kanlı günlüklerden çıkarılan öyküler sırrımız oluverir Korkulu günlerin yakasında hüzün, hatıralar üşüyor Bir kadının derinliklerinde suretim, ruhumda arzular Aşkın kalbinde umarsızlık, kuşlar ganimeti bölüşüyor Mor kendine küsmüş nicedir, maviyle sevişiyor anlar Silinmemiş acıların avuçlarında kir, boşluktaki sesim Ölüm yargısız bir tören, boş bir mezarda sahipsizim Sensizlik yorgun ömür törpüsü, yüreğindeki çiçeğim Bakışlarındaki kavuşma hanlarına al beni, sensizim Sarıl gövdeme yeni bir aşkla, it artık uzaklara gölgemi Menzilsiz acılar rıhtımında seni bekliyorum, tut ellerimi Dokunmadan kadın tenine, bekledim asırlarca gelmeni Zaman ilaç değilmiş yaraya, göm artık kangren gövdemi Selahattin YETGİN |