SENSİZLİKserseri bir merminin hızla vücuda saplanması gibi sensizlik ilk başta sendeler ama yürümeye devam edersin ta ki soğuyana kadar işte o an kendi içinde kıyametin kopar acı dayanılmaz bir hal alırken sen yediğin kurşunu suçlamak yerine ne diye ordan geçiyordum başka yer mi yoktu dersin aptallığın sınırlarını aşıp. tırnaklarını geçirirsin etine kırılır birer birer gece yumar gözünü saklar yıldızlarını karanlık bir yalnızlık doğar üstüne perdeleri açık silkelersin omuzlarını gurur süzülür başından ayaklarına yüzüne kırbaç gibi yokluk duygusu iner ah dersin sadece sesini bir kendin duyarsın yürekteki ateşi söndürmek için ibir parça teselli basarsın üzerine imkansızdı zaten diye. tomurcuk tomurcuk menekşeler daha açamadan hüsran denizine dökülür bu kez martılar keser çığlıklarını kanatları köpük köpük denize değer son bir yudum suyu alır yüzüme fırlatırlar d/serin bir ohh çekiş karşı sahillere ulaşır bir senin umursamaz tavırlarına ulaşmaz yar dilime kan bulaşır. anlarsın ölüm bir anlık hasret ömür boyudur alırsın sırtına sana ait ne varsa ’’kendine iyi bak’’ dersin soluğunu tutarak çığlıklarını duymayan adamın bu saf dileğini duymasını beklersin çıt yoktur ortalıkta alır onu da gidersin bilirsin ki ona en iyi yine sen bakarsın. Ayvazım DENİZ |
Emeğine kalemine sağlık
Yüreğinin sesi daim olsun