KERAMET
İki tepede iki farkı dergah
Biri tıka basa dolu diğerinde birkaç mürid ve şeyh Rekabet ezeli olsa gerek nefsi aşmayanlar için Böyle yaşanmış olay müritler şeyhinden keramet bekler Böylece şakirt artacak şen şakrak olacaktır dergah Şeyh hazretleri bilir kuru kalabalık ile kalite farkını Bir iki nasihat eder ama bakar olacağı yok Bir musibet bin nasihatten evla hükmünce Göstermeye karar verir kerametini . Caddeye çıkılır pir önde az sayıda mürit takipte Mübarek adam geçekten keramet sahibidir Besmele ile tükürdüğü herkes şifa görür, Topal yürümeye,kör görmeye başlar. Çevrede duymayan kalmaz şeyhin gücünü Kalabalıklar yığılmada günbegün Artık dergah olur ana-baba günü Ama maneviyat çökmektedir anbean Çağırır müritleri Halden memnun olmadığını anlatır Sonra da çözümü gösterir. Müritlerine kestirdiği koyunun İşkembesini boşaltmadan bağlatır sırtına Karışır kalabalığa Sıcak dehşet… Sırtındakiler başlar kokmaya Üstelik Şeyh hareket ettikçe Zart zurt sesleri dolar ortalığa Bu manzara karşısında Tükrüğün etkisiyle gelenler başlar dağılmaya Yine biz bize kalırlar şeyhleriyle az sayıda mürit. Hala mübarek adamın verdiği dersi anlamayan biri: “-Ya şeyhim bir keramet buyursanız” der Ve her defasında aynı cevabı alır: -Evlatlarım! Unutmayın ki Aklınızda kalacak darbı meseldir bu “Tükürükle gelen O……… gider.” Sinan YILMAZ |
kerameti anlamak gerek..