Sayfiyede uğultu....Gecenin ilerleyen bir vakti... Sırtında yıldız çuvallarıyla geçerken gece.. Aya yansıyordu silueti.. Şafak öncesi... Aralandı güneşin gözleri Kuşluk vakti... Yansıttı ışınını sicim gibi.. Balkonlarda dizi dizi Belinden sarkmış küpe çiçekleri... Baharatı yaprağında gizli Reyhanlar vardı mor kirpikli ... Kehribar sarısı doğada.. Canlandı ışıkla.. Kızıla dönüyordu hava Akşam vakti.. Sert biçti makas... Gri kumaş gibi denizi Yüzeye çıktı dalgalar Sese uyandı karalar... Kuşların ayak izlerini Sildi köpükler Sahildeki kumlardan.. Taşları elenmiş kumsaldan... Beşik gibiydi kıyılar Ürktü heybetli kuşlar Ayrı br ruha büründü Sağa sola uçtular Köhne bir kuytudan gelen uğultu gibi kıstırılmış köşede dönüştü meçhul bir sese... Hiç benzemiyordu Ne kavakların sesine Ne de akşam yeline... |