İbrahim kalbini put sanıpta kıran kim...
Bir söylemin yıkıntıları var gönlümde...
Bir putun eline balta tutuşturulmuş, Diğer putlar yerle bir... Ateşe atılmış bir peygamberin gül bahçesinde kokuşunu, Karıncanın tarafını, Nemrut’un şaşkınlığını gördüm düşümde... Düşünce anne elimden kimse tutmadı. Saçları dolandı bileklerime, Saçlarımı kurban ettim dileklerime... Kader böyleymiş anne, Bir harfi boynuma dolayıp sallandırdım kendimi tavandan, Sahi anne haber var mıydı Nemrut’tan... Oval bir harfi boynuna dolayıp sallandırdım onu zihnimden, Sahi anne melekler ölür mü? Temize çekerken ruhumu farkına vardım. Nemrut’un ateşi yutmuş beni, Gül diyarında yanar gibiyim. Sahi anne ölüler nasıl öldürürler, Bir arının dilinde pelen olmadan. Gırtlağını deşerek öldürürler ölüler, Her gün biraz daha, her gün bir fotoğraf daha, Içerden, kesmeyi unutmuş bir neşterle keserek öldürürler, ölüler. Sahi anne sen ölür müsün benden evvel? Bir annenin ölüsüne sarılarak ağladım, Bir babanın ölüsünde ağlamışlığım vardı aslında.. Benim babam değildi, Sahi anne kimin babası vardı aklımda? Kader böyleymiş deyip, Uyumuşluğum var taşlarda, Aşkı işlemişliğim var taşlara, Sahi anne İbrahim nasıl yaptı Kabe’yi? |