Orası Nasıl Bir Yer?Orası nasıl bir yer,dedi Senin olmadığın bir yer, dedim Çehremi dalkavuk hüzünler sardı Kahverengi,kahverengimsi bir renk gök kuşağımdaki büyün renkleri elimden aldı Yaşam kahverengimsiye saldırıyordu adeta Gülüşüm olan siyah kahverengiyle matem soluyordu Nereden geldiği belli olmayan bu renk gözlerinin ferinde ışıldadı bir anda ve geçmiş zamanları vaad eden yalnızlıklar gelecek zamanlara yine olmayan seni doğurdu... Rüzgarın sineme çekildiği sırada bir gülümseme sonra bir gülücük hayatımın yeniden sürmesini sağladı.. ’’Ölmek demek sahici bir iç çekişme’’dedi oradan bir melek görüntüsü sonra güldü, ve sustum.. ’’Olmayan bir varlıkla konuşmak!’’ diye iç geçirdim içimle sonra içinle susmak istedim istedim de bana bir içim kaldı geriye... Bir son buluş kırpıldı adımdan sanki ve sanki bir sıkıntı tüneli baybars kaldırımlar sarı somurtmalar aynada kendimi susuyordum adeta ’’malesef yine ben’’ diyordu bir ses içimden, en içimden en içinden İçim içimi acıtıyordu hemde korkak saldırılarla, Nasıl yaşamam gerekiyordu ki geride kalan için neyi öğrenmiştim neyi öğretmiştin ki bana sorular soruları kovalıyordu üstelik ben koşmaktan en son düşüşümde kendimi incitince sildim.. Korkuyla korkmaktan vazgeçtim.. Düşüp bir yerlerimizi kanatınca neden vazgeçeriz ki her şeyden Sorma bana sen kendine bak gülmeye devam et ben gülmek istemekte hiç olmadım Orası nasıl bir yer? bunu sormakta geç kaldım... |