KAMBER OLURUM
Ervah-ı ezelde, söz verdim Râbbe
Ben ona kul oldum, kamber olurum Faydam olacaksa, kula bir habbe Camide bir rahle, mimber olurum Sığar mı; gök kubbe, akla izana Yaptığın her hayır, konur mizana Her dakka okunan, kutsal ezana Zincire, bir halka, çember olurum Allah nidaları, kükrer sinede İblis lanetlenir, hac’da, mina da Nebi’nin aşkına, ben Medine’de Ravza güllerine, amber olurum Allah’ım öylesi, güç ver ki bana Bıkmasın bu gönül, kulluktan yana Elbette, hamd-ü sena’lar sana Secdede kalmaktan,kambur olurum Hâk yolda yürümek, ya Râb, emelim Uhra’da atıldı, sağlam temelim Görünüşte değil, benim âmelim Dil doğru olsun ben, yambur olurum Alandan makbuldür, oysa veren el Sev diyor Mevlana, sevgi evrensel Aşka geliyorken, coşarken her tel Mevlâ’yı zikreden, tambur olurum Allah nidasıyla, dolan dillerin Cennet kokusuyla, esen yellerin Gerçeği görmesi, için kulların Doğruyu nakleden, timber olurum Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ ETEK YAZILARI KAMBER: Sadık köle HABBE: Tahıl tanesi, evin, üzüm tanesi, su kabarcığı RAHLE: Üzerine kitap konulan ve okunan, kısa ayaklı masaya benzer, ahşaptan yapılmış , bir nevi sehpa MİMBER: Camilerde vaaz veren kişinin çıkıp hutbe okuduğu, kapısı, merdiveni, sahanlığı olan üstü külâhlı yer. İZAN: Anlayış, anlama yeteneği MİZAN: Ölçü, tartı, terzi ÇEMBER: Küre, daire RAVZA: Çimeni, ağacı, çiçeği bol olan yer, güzel bahçe AMBER: Amber balığından elde edilen güzel koku, güzel kokuların ortak adı HAMD: Allaha şükretme, memnuniyetini bildirme SENA: Allahı övme EMEL: Gaye, amaç UHRA:Sair, diğer,başka,ahir,gayr,son,sonra AMEL: Yapılan iş, eylem, fiil YAMBUR: Yamuk, eğri EVRENSEL: Alemşümul, cihanşümul, bütün insanlığı ilgilendiren TAMBUR: Klasik Türk müzüğünün telli çalgılarından biri TİMBER: Bir çalgı aletini veya insan sesini ona özgü kılan, frekansına göre değişmeyen ve göreceli olmayan, dinleyicinin aynı şiddet, nota ve frekans düzenine sahip iki sesi ayırt edebilmesini sağlayan nitelik. |