ELLER UTANSIN
ELLER UTANSIN
En ağır sözlerle saldırır durur Zincirleri kıran diller utansın Bilmez ki sonunu nereye varır Gerçeği gizleyen küller utansın Gözyaşı romandır sevdadır özü Bir bakış anlatır en doğru sözü Bülbüle reva mı güllerin nazı Dallarını kıran yeller utansın Güven duygusudur gidip gelmeyen Gerçek sevgilerdir asla ölmeyen Nasıl türkü olmuş çalıp bilmeyen Boş yere gerilen teller utansın Umut son yolcudur gizli bir yara İnsanlık treni girmez ki Gar’a Hazan mevsiminde her yer kapkara Vuslatı bekleten yollar utansın Bu gidiş başkadır bilmem nereye Menfaati olan girer sıraya En büyük gemiler vurmuş karaya Yolları şaşıran eller utansın AK Ozanım deniz dereye akar Bulutlar kararmış şimşekler çakar Ne kalmış geriye tuz bile kokar Bardağı taşıran kullar utansın 7 Kasım 2015 (Bozyazı) |