BİLMİYORSUN
Pencereleri sensizliğe açılan odamın duvarlarında,
Resimlerden çaldığım mutluluğu arıyorum, Kaldırımları yeni döşenmiş yollara bırakıyorum gözlerimi, Ve umuda yüklenişi soruların utangaçlığında, Yüzümü kimlerden kaçırıp,kimlerden saklıyorum, Nereye koşsam sensizlik çarpıyor yüzüme tokat gibi, Nereye varsan yanındayım,yokluğunda, Bir yanım hesap tutuyor yokluğuna,bir yanım kafa tutuyor zamana, Bilmiyorsun... Taş sokakların neresinde dursam, Ya hayaline yakalanıyorum ya düşlerimden vuruluyorum. Sokak lambalarına sorgulanıyorum. Yüreğimden kopup gelen cümleleri ceplerimden çıkarıp,savunma olarak sunuyorum. Ne dursan duruyor zaman,ne koşsan koşuluyor, Yalnız ayakkabılarım değil yüreğim de parçalanıyor. Bilmiyorsun... Yokluğuna ne kadar yaralıysam hasretine de bir o kadar ayaktayım. Med-cezir olup vuruyorum kıyılara,yakamoz olup uykular bırakıyorum yatağına. Sabahların puslu havasında ağlarına takılan yosun oluyorum. Çırpındıkça sevgimi gönderiyorum sana, Bilmiyorsun... Düşünüyorum da; neler neler söyleyecekti oysa sana bendeki bu dilsizlik. Ver elini, bir kez olsun ver de bitsin artık bu belirsizlik.. 29.09.2012 Can Çalışkan |