Öfkem Cinnet GeçiriyorDeğişen mevsimlerden sonbahar Dışarıda rüzgâr içimde münakaşalar Siyaha dönük Kurşuni sahte yüzler Terbiye utanırken Dizginleri bırakılmış enkaz dolu sokaklar Vücut zangırtısı rüzgâra karşı iki büklüm Ayaklar enkaz yığınlarına takılı Varım yoğum sırtımda ki dolu küfe Şehrin kalabalık caddelerinde boğuluyorum Avucumda edep Menfaatler çarpışmalardan nasibini arıyorken Sokaklar maceranın şevkiyle seçkin insanlarla dolu Akıldan üstün şerleri Kurnazlıklar sebatla çalışıyor Ürküyorum Evlerin cepheleri ne kadar göz kamaştırıcı ve güzel İçleri özgür ve özgün ve hatta belki de simsiyah Ejderha gibisin âlemi sömüren insanlık Hançer yarasına düşen cümlelerim Kaidesiz bir esir sokağında Işıksız güneşsiz Öfkem cinnet geçiriyor Her ne kadar yaşadığım hayata yılları eklesem de Geçen yıllara yeni bir hayat veremem ki Yağmur gözlü Köyümü özlüyorum Berşah-Nurhan Doğrul |