DÜŞ ÇİÇEĞİKaranlığın tam ortasındayım Dünya bozkır yol çakır dikenleriyle dolu Ayaklarımı dalıyor dikenler Merhem olmuyor suskunluğun Yürüyorum sensizliğin karabasan yolunda ŞAŞKINIM Bilmiyorum bu yol nereye çıkar Ölü müyüm herhangi bir yaşayan mı Zaman mı an mı Mevsim mi Bu zalim Eylül bu vahşi Salı Beni kahreden ne Suskunluğun mu Koyu mavi bir girdabın içine çekildikçe çekiliyorum Batıyorum günden güne göğün bataklığına Kimyasal bir mainin içindeymişim gibi Günden güne ERİYOR KEMİĞİM İLİĞİM Sonunda bir ben kalmayacak Benli bir senle yetineceksin Yaralı düşlerimin dualarına sığınmıştım Meğerse dünden Dünden solmuş düş çiçeklerim Bir dönme dolap içindeyim sanki Tam senin hizana geldiğimde karartıyorsun ışığını Çıkıp yükseklere yükseklerden atma beni Sakla beni yüreğinde yeter incitme Bir gece olsun kal Yalnızlığıma arkadaş ol susma Yükseklerden atma beni yaralanır berelenir AŞK ZİYAN OLUR Yüksel Nimet Apel 19/Ekim/2015/Pazartesi/Bodrum |
Batıyorum günden güne göğün bataklığına
Kimyasal bir mainin içindeymişim gibi
Solmuş düş çiçeklerim
Bir dönme dolap içindeyim
Tam hizana geldiğimde karartıyorsun ışığını
Bir gece olsun kal
Yalnızlığıma arkadaş ol susma
Yükseklerden atma beni yaralanır berelenir
AŞK ZİYAN OLUR
Kurgu ve anlatım gerçekten harika
Özgün deyişler sarmaş dolaş dizelerde
Kaleminize yazmak yakışıyor efendim
Selam ediyorum