Unut O Hayırsızı
Bu yağmurlu Eylül akşamında..
Belkide... Sonkez sensiz dolaşacağım O küf kokulu sokaların,ıslak kaldırımlarında.. Alıp başımı gitmeden, Çoook.. çok uzaklara. Ve.. seni soracağım, Yağmurunda sığındığımız, saçak altlarına Güvercinlerine,kuşlarına,martılarına.. Seni soracağım... O puslu gecelerde.. Kahrımızı çeken,sokak lambalarına.. Yine yüzümü yer edip,seni soracağım. Köşe başında.. Bizi her gördüğünde, Şarkımızı söyleyen,o kemancı çocuğa.. Acaba....diyeceğim; O, ben yokken bir başkasıyla, Hiç uğradımı buralara...! Ve gözlerinin içine bakıpta, Bu sefer.... Bolca bahşiş bırakacağım,şapkasına. Yeterki,içimdeki korkuları anlasın, Yeterki doğruları söylemesin bana..! ** Ama, o kemancı çocuk varya... Onca bahşişe rağmen, Bana,hiç bahsetmedi senden, ** Konuşmadı.... Benden hep gözlerini kaçırdı. Ve kemanında çaldığı, o yeni şarkı..! İlk defa o kemanın nağmeleri, Böylesine dertliydi... "Ne olur anlasana"...der gibi. Belkide birşeyler vardı dilinde, Bana anlatmak istediği....! ** İşte,o günden sonra, Ne o şarkı.. Ne o kemancı, Nede o köşe başını bekleyen, Sokak lambası. Birkez bile, seni bana sormadı...! ** Oysa,hepsinin bakışları.. Sanki; "Unut o hayırsızı"der gibiydi..! ! Mahmut M. Özdemir |