SEN GÖNLÜMDE OLDUKÇA
Sen sevdiğim diyerek, hele bak gözlerime
Şu evreni yakarım, sen gönlümde oldukça Bazen omzuma yaslan, bazen yat dizlerime Tabuları yıkarım, sen gönlümde oldukça Bir de, vuslat var ise, aşk atına binerim Ben de bülbül olurum, gül dalına konarım Sevdan ile tutuşup, coşkun sele dönerim Irmak olur akarım, sen gönlümde oldukça Gönüle huzur veren, mavi kelebeklerden Avuçlarımda saklı, niyaz ve dileklerden Bahar da amber kokan, en güzel çiçeklerden Başına taç takarım, sen gönlümde oldukça Duygular depreşir de, insan kıyamaz hani Seni her gördüğümde, mutlandırıyor beni Bilsen nasıl özlerim, bir gün görmesem seni Yollarına bakarım, sen gönlümde oldukça Seni kaybeder isem, bu hayattan koparım Kenin şeyda olurum, sonrasında n’aparım Seni yaşatmak için,“taç mahal” ler yaparım Bir abide dikerim, sen gönlümde oldukça Sana ulaşmak için, neden yollar bitmiyor Sesini duymak bile, inan bana yetmiyor O buğulu gözlerin, hiç aklımdan gitmityor Hasretini çekerim, sen gönlümde oldukça Lüzumsuzu aşk ile, nâr’a, yakışlarını Hele gönül dağının, o sarp yokuşlarını Nasıl unuturum ben, eşsiz bakışlarını Göz yaşımı dökerim, sen aklımda oldukça Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ ETEK YAZILARI TABU: Kutsal sayılan bazı insanlara, hayvanlara, nesnelere dokunulmasını, kullanılmasını yasaklayan, aksi yapıldığında zararı dokunacağı düşünülen dinî inanç. 2. top. b. Tekinsiz. 3. sf. Yasaklanarak korunan (nesne, kelime, davranış). VUSLAT: Kavuşma, buluşma NİYAZ : Arzu, istek, isteme DEPREŞMEK: Nüks etmek, yenilenmek, hatırlanmak, tekrarlanmak ŞEYDA: Deli, mecnun, sevdiği için aklını yitiren TAÇ MAHAL: Şah Cihan’ın eşi, Mümtaz Mahal (Ercümend Banu Begüm) için yaptırdığı türbe, mezar ABİDE: Anıt.Önemli olay ve kişilerin başarısı, yada bir olayın hatırlanması amacıyla yaptırılan genelde görkemli olan yapıt NÂR : Aşk ateşi SARP: Dik, geçit vermeyen yamaç BUĞU: Camda oluşan buhar, sis |
Yüreğine
Emeğine
Sağlık
Selam Saygı Sevgi Sabır ve Dua ile...