ŞADİYE’YE [ YANİ ZARALI CAN’A ] ÖĞÜT.Hayırdır kız nedir bu iş? Bu nasıl bir alışveriş Önünde yün, elinde şiş Ör Şadiye, Ör Şadiye. Takmışsın gözlüğü yakın Bakın patiklere bakın Sonra olmayasın sakın Kör Şadiye, Kör Şadiye. Şiir kaldı mı mazide. Bu sahne hangi dizide? Eh artık gayrı bizi de Gör Şadiye, Gör Şadiye Kızmışsın bellidir, lakin Aman bacım biraz sakin Doldu meydan akın akın. Sör Şadiye, Sör Şadiye [*] Şiire akıt terini Koy ortaya eserini Sahtekarın defterini Dür Şadiye, Dür Şadiye Her yer oldu boran, tipi Bırak elinden şu ipi. Çatıdaki karı, çöpü, Kür Şadiye, Kür Şadiye. İnce ince ayarlara, Aldırma sen hıyarlara Atı bizim diyarlara Sür Şadiye, Sür Şadiye. Gel gitme yaban ellere Bırakma işi kellere Kimse bakmasın güllere Hor Şadiye, Hor Şadiye Sami der ki baronlara Leydilere, Neronlara Gel diyelim biz onlara Çor Şadiye, Çor Şadiye.[**] ------------------------------------------------------------------------------- [*]Sör: ( Yazılışı: Sir- İngiliz asilzadesi ) [**]Çor: Dert, keder, hastalık.( Erzurum şivesi. Sanırım doğuda başka şehirlerde de kullanılıyor ) ------------------------------------------------------------------------- DEĞERLİ DOST SADIK DAĞDEVİREN’İN ( AŞIK LÜZUMSUZ) HEDİYESİ İKİ DÖRTLÜĞÜ BURAYA ALMASAK OLMAZDI. TEŞEKKÜRLER GARDAŞ... Ula Sami, bak sen var ya Sanki deniz,koca derya Gel Abisi bunu hayra Yor Şadiye, yor Şadiye Bulur koyun,kasabını Çok iyi yap, nisabını Sami’den de hesabını Sor Şadiye, sor Şadiye........Aşık LÜZUMSUZ |
Kabiliyet onda gani
Şiir denilince yani
Pir Şadiye, Pir Şadiye
Yüreğinize sağlık üstadım