Sokaklarında Bir Ruhu Vardır
Sokaklarında bir ruhu vardır
sen göremezsin asla onları ağlarken bir çocuk ve kadın köşe başında kurşuna dizilirken bulut görür, ay görür, duvarlar görür taşlar görür sen göremezsin... Sen bilmezsin anlamazsın sokakların ruhundan ağaçlar konuşur, kuşlar konuşur en son silahlar konuşur insanlar ve insanlık sustuğu zaman... Sokağa açılan bir pencere baharı içeri alır kimselere çaktırmadan balkonda bir saksı su bekler güneş çiçeklerini yalarken çamaşırlar asılır balkonlara daha önce insanların asıldığı sokaklarda... Kırmızı rugan pabucuyla tek ayağını duvara dayamış şuh bir kadın sigarasını yakar hayat kadar ucuz bir çakmakla... Sokaklarında bir ruhu vardır ilanlar yapıştırılır duvarlarına bazen dün akşamki kukalı saklambaç oyunundan kalan teneke kutu bir delikanlının tekmesiyle savrulur gider savrulup giden hayatımız gibi... Hey koca çınar seni kim diktiyse bu sokağın başına Allah razı olsun ben bildim bileli buradasın inanamıyorum ’’Baban ile dedeni bile gördüm.’’ diyorsun öyle mi bir de şu yaşlı gövdene zibidiler çakıyla ’’Ali Ayşeyi seviyor’’ yazmasalar ne güzel sakladın geçenlerde sokak köpeklerinden kaçan tekir kedi boncuğu... köşede bir şeyler çalan birileri olmalı mutlaka bırak fötr şapkasına üç beş kuruş gönülden yanında ki ufaklığın başını okşa... Terk edilmiş şu araba aylardır burada lastikleri inmiş camları kırılmış nereden baksan kırk yaşında ömrünü bitirmiş kedilere köpeklere barınak... Yanda ki apartmandan bir cenaze çıktı bugün Hidayet amca rahmetli olmuş yarın gidip camiye son görevimizi yapmalı kimler geldi kimler geçti sokak çeşmelerinden kimler kana kana su içti sokaklar ahhh sokaklar kim bilir siz de daha ne anılar var... |