1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1039
Okunma
Tek tabanca takılan bir şarkıdır yalnızlığımız
Dilimiz namlunun ucunda
Yaralanmış şarkılar susmuş
Ölen var beynimdeki notalarda
Pek ses getirecek sessizliğimiz diye bir not alarmda
Zaman tedirgin bir şekilde ilerlerliyor sokaklarımda
Gecenin bu saatinde rüyasında
Devriye gezip durur akreple yelkovan
Ambalajı açılmış bir dünya bu bizimkisi
Bir daha geri alınmaz
Satılamaz sahibinden habersiz
Bir kibrit kutusuna koyulup hediye edilebilecek kadar küçülen sevmek fiili
Bir kibrit çöpü yerine koyulabilirken bile yanabileceği endişesiyle terkedildi
Kibrit olup cürmün kadar yeri cehennemden cennete döndürebilme ümidi varken bile .
Feleğin çemberinden geçip giden insanlar geri gelemedi , garip
Garip olan nice düşüncelerin ismini alan hayal
Bundan böyle kendisi bizi kuruyor
Tıpkı bir alarm gibi
Zaman ayarlı bir umut gibi
Gelecekten uzakta
Yerini bilmediğimiz bir semti ararken ezberlediğimiz ismi gibi
Hayal
Kırık bir fay hattı üzerine kurulmuş bir hayat bizimkisi
Yalnızlığın eşiğinde
Herkesin kaçıp gittiği bir harabe ki düşüncelerim
En sonunda ben tek kalıyorum hep.
Yoruldum artık alfabenin harflerini tek tek dizmekten
Hadi gidin
Bağımsızlığımı ilan etmiş gibiyim bugün
Alfabenin son harfini de gökyüzüne mandalladım
Uçun kuşlar haydi uçun
Saltanatı yıkılmayan bir yalnızlık bizimkisi
Tahttan inmeyen bir eşkıyaya çattık ya asıl mesele bu
İlle de bol toprak ister bol bol
Ya o tahtı onun başına yıkamadan
Tahtaları birbir üzerimize yerleştirip toprağa doyurursa bizi
O zaman ne yapacağız
Susacak mıyız ?
Gökyüzüne yüzsüz bir medeniyet göndermemekti aslında bizim meselemiz .
Kadri Demir
5.0
100% (1)